Merhaba arkadaşlar,
yukarıdaki tartışmayı okuduktan sonra, görüşümü bildirme ihtiyacını duydum. Daha önceleri de (hangi konuydu, şimdi tam hatırlamıyorum) Sözcük Gezgini'in Jon hakkında sözlerini konuyla ilgili değil ama şahsına yönelik yersiz ve sert sözlerine tanık olmuştum ve bundan rahatsızlık duymuştum. O zaman bu rahatsızlığımı dile getirmemiştim, benzeri bu bu kez susmak hiç içime sinmiyecek.
Yukarıdaki tartışmada Jon'un yazdıklarından hareketle Sözcük Gezgini'nin bu kadar sert, kinayeli söyleminin nedenlerini anlamış değilim. Izleyebildiğim kadarıyla Jon'un forumdaki yazılarından ben onun birilerini veya bir halkı aşağılayıcı veya herhangi bir şekilde rencide edici tutumuna rastlamadım. Jon'un bu forumda yazdıklarına baktığımızda ben onun tartışmalara hep bir çevirmen gözüyle baktığını ve katkısın hep bu noktada yoğunlaştığını görüyorum.
Bu forum çeviri konularının ağırlıklı işlendiğ bir yer olduğunu düşünüyorum ve Jon'un yazdıklarında Sözcük Gezgin'ini burada vatanseverliğini haykırmasına hele hele kendisini 'feda etmesine iten 'şeyi'' hala anlamış değilim. Acaba benim kaçırdığım veya bilmediğim bir durum mu var?
Ben Sözcük Gezgin'in Jon'a karşı yazdıklarında şahsi bir saldırı sezinliyorum. Bunu burada dile getirmek istedim.
Bu forumun bir katılımcısı olarak Sözcük Gezgin'inden ricam, katkılarını bizden esirgememesi ve eleştirilerini şahsa değil de konuya yönelik olarak yapması.
Selamlar
Merhaba Mustafa,
Buradaki tüm yazıların ya silinmesi, ya da yerinin admin köşesine değiştirilmesi gerekiyor bence. Yoksa bu anlamsız tartışma günlerce daha devam edebilir.
Bilecan, sen forumda o kadar nadiren gözüküyorsun ki, olanlardan hiç birini anlayamadığını düşünüyorum. Çekişmelerin nedenlerini de bilemiyorsun. Yukarıdaki katkın ateşe körük gidiyor, ortalığı sakinleştirmez.
Selâmlar,
Eva
eva.l schrieb:
> Merhaba Mustafa,
>
> Buradaki tüm yazıların ya silinmesi, ya da
> yerinin admin köşesine değiştirilmesi
> gerekiyor bence. Yoksa bu anlamsız tartışma
> günlerce daha devam edebilir.
Merhaba Eva,
kaygılarını anlıyorum ve paylaşıyorum. Fakat bu başlık altında yazılanların hepsini silmek yanlış olur bence. Zira burada bariz bir görüş ayrılığı olmasına rağmen herkes kendi fikrini -doğrusuyla, yanlışıyla- ifade ediyor. Madem fikir özgürlüğüne sahip çıkan kişileriz, ki öyle olduğunu tartışmaya gerek bile yok bence, o halde medeni bir şekilde ve terbiye kuralları çerçevesinde münakaşaya olanak sunmak lazım. Bakalım mükemmel tercümanlar kendi aralarında nasıl tartışıyormuş...
Öte yandan, tartışmaya ne faydası olacağını kavrayamamış olsam da, yer değişikliği konusu düşünülebilir. Hangi rubrik daha doğru olur sence?... Böyle devam ederse "münakaşalar" adlı yeni bir rubrik açmamız gerekebilir ama...
Son bir not da Supergirl'e:
Bu başlık altında yazdığınız yazıların hepsini silmemi mi istediniz? Açıkcası bir önceki sayfada yazdığınız metnin sebebini anlayabilmiş değilim. Sitem ederken hedef karışıklığı oldu galiba. Veya?
Selamlar
Mustafa
Wer ständig glücklich sein will, muss sich oft verändern | Konfuzius.
Merhaba Mustafa Sahin,
acikcasi ben Jon'un sözcük gezginiyle olan tartismanin sebebini anlamis degilim. Ama bana öyle geliyor ki sözcük gezgini ifadeleriyle biraz Jon' a sert cikisiyor. Ama bunlarin daha önceki konusmalarini okumus degilim, burada sadece bir iki aydir varim, ve sadece ondan sonrasini daha cok kendimle ilgili sorularin cevaplarini, ve beni ilgilendiren sorularin cevaplarini takip edebilmis sayilirim, hepsini okumak isterim ama vaktimin cok kisitli oldugundan bunu suan yapamiyacagim. Jon'un yorumlarini ve aciklamali cevaplarini cok begeniyorum ve tartismalara olan yaklasimi da bana ayri positif bir etki birakiyor. Ona sadece Alman medyasi hakkinda ki görüsüne katilmadigimi söylemek istedim. Nedenlerini de örnek olarak vermek istedim.
Burada kimseye sahsi olarak kirici veya asagilaci bir sey söyledim, ben hatirlamiyorum. yukarida örnekleri detayli yazmama gelince, onlar kimseye yönelik degil, kimseye olan bir saldiri da degil. Sadece icinde yasamis oldugum bir ülkenin medyasi hakkinda konustum. Ve haber konulari beni uzaktan yakindan ilgilendiriyor, özellikle konu bizler olunca. Ögretmenlik okudugum icin Praktikum yaptigimda artik hangi okula gittiysem, ögretmenler odasinda ögretmenlerin bana olan sorularina Hayret ediyorum. Ayni yukarida verdigim örnek sorular. Hep kaynaklarini sordugumda cogunlukla medyayi söylüyorlar. Diger benimle beraber okuyan bayan türk arkadaslarim da bana ayni seylerden bahsetiler. ve bir tane arkadasim bana korktugunu söyledi, kökeninden dolayi belki notlarini kirarlar diye. bu tür seyler.
Eh bende baktim burda bazen cevirmenler kücük detaylar hakkinda genis genis tartisirken, veya fikir alis verisi yapinca, bende kendi bransimla uzaktan yakindan ilgili bir detayli aciklama yapayim dedim.
Silme konusuna gelince, Mustafa bey yazdiklarimin hangisini silsin diye düsündüm. Bunlar benim gözlemlerim, ama bazi sahislari bu gözlemlerimi ters veya yanlis buluyorsa lütfen düzeltsinler beni. Ben ögrenmeye hazirim, olaylara objektif bakmayi severim. Ögretmenlerimi de severim
Ama biliyorum, benim icin yazdigim dogrular sahsen bir tehlike olusturacaksa, Mustafa bey siz onlardan bazilarini silebilirsin.
(yani tehlikeli dogrulardan). Böylelikle bir kontrol altinda liberalligimizi korumus oluruz.
Herkese sevgiler
Bilgecan,
Dieses Posting richtet sich nicht nur an dich, sondern an alle, die wenig oder nichts zum Hintergrund und über den Hergang der Ereignisse wissen, dennoch aus einem Instinkt heraus Partei ergreifen wollen, der vom Verfasser dieser Zeilen vorsichtig als Stockholm-Syndrom und genauer als Preisgabe des eigenen Denkvermögens bezeichnet wird.
Bevor du dich also bei einem vermeintlich muskulöseren Gehirn einnistest und mich des persönlichen Angriffes eines anderen Forumteilnehmers bezichtigst, müsstest du wissen, dass derjenige, der sich mit mir anlegen will, meine allgemeinen Streitbedingungen stillschweigend und unwiderruflich zu akzeptieren hat und von da an ohne Gnad und Pardon ins Visier meiner Worte genommen wird*).
Möchtest du das wirklich?
*) Haksızlık karşısında susan dilsiz şeytandır.
Merhaba Mustafa Sahin,
biraz düsündükten sonra aklima geldi.
> Mesela suan ismini dahi anmak istemedigim o magdur meshur devlet, bebeklerin bile acimadan
> öldürüldügü o devlet, hic bir sekilde bu medyada görüntülenmiyor.
Bu yazimla aslinda Filistinin kanayan yarasini kast etmistim, ama zaten pek anlasilir ve detayli degil, bilerek de detayina girmek istemedim, cok büyük ve hassas bir konu oldugu icin, burayi silebilirsiniz.
> Hatta ben bazen Almanyada ki demokrasiyi bazende Iran Revolusyonunnun sonrasina benzetiyorum,
> sadece tersi iste. En azindan bayanlara bakildiginda, resmi dairelerde ki sinirlari.
> Christlich abendländisches Land und seine Werte! Vorsicht Bitte!
Evet burda aslinda bazi alman belgesellerinden bildigim kadariyla, Iran'da insanlari zorla susturmaya calisiyorlarmis, yani özgürce düsünce ifade edebilme haklari yokmus. Sadece sheriat kanunu varmis, ve bu da insanlarin özgürlügünü kisitliyormus, dini kanunlari uygulamak istemeyenler icin bir baski olusturuyormus. Burdada bir baglanti, benzetme bulmustum iki devlet arasinda. Buradaki kiyasi da silebilirsiniz, cünkü biz liberaliz, bu tür kiyaslar yapilmaz.
sonra Mustafa Bey, siz de yazdiklarimdan istediginizi silebilirsiz:
isterseniz hepsini silin,cünkü kimsenin rahatsiz olmasini istemem.
Merhaba Supergirl,
yazdıkların öyle başına iş açacak şeyler değil. Kaygılanmana gerek yok. Zira senin -dolaylı ve anonim bir şekilde- yazdıklarını daha önce defalarca başkaları açık açık, adı sanı belli bir şekilde ifade etti. Dolayısıyla yazdıklarını silmesek bence daha yerinde olacak. Öte yandan "münakaşalar" rubriği fikri bir serzenişten daha doğrusu espiriden ibaretti. Böyle bir rubriğe gerek yok kanımca.
Tartışmaya taraf olan öteki arkadaşları ise burada sukunete davet ediyorum. Eva gibi, ben de bu tartışmanın devam etmesinden rahatsızlık duyuyorum. CafeUni'nin sanal sataşma ortamı değil, Türkçe ve Almanca dillerinde görüş alışverişinde bulunulan bir forum olduğunu anımsatmama lütfen müsade ediniz.
Huzur dolu bir akşam dileğimle
Mustafa
NOT: Sevgili Supergirl, bana "Mustafa" veya ne bileyim "Mustafa Bey" şeklinde hitap etmenizi tercih ettiğimi söylemeden edemiyorum.
Wer ständig glücklich sein will, muss sich oft verändern | Konfuzius.
Merhaba Mustafa Bey,
ya nebileyim, ben aslinda bu tür konulara da hic girmiyorum, sahsen hic bir tecrübem olmadigi icin dikkatli olmak istedim.
Evet bende artik yazmak istemiyorum, zaten aslinda konu kapanmisti ki Eva hanimin konuyu silin körüklenmesin deyince yeniden acildi. Hem benim ders calismam gerekiyor, gercekten burada bazen böyle uzun uzun yazmak benim ders calismami engelliyor. Neyse, sizin adiniza kendime basarilar dilerim
herkese kucak dolusu sevgiler ve kalpler
sözcük gezgini schrieb:
> Bilgecan,
>
> Dieses Posting richtet sich nicht nur an dich,
> sondern an alle, die wenig oder nichts zum
> Hintergrund und über den Hergang der Ereignisse
> wissen, dennoch aus einem Instinkt heraus Partei
> ergreifen wollen, der vom Verfasser dieser Zeilen
> vorsichtig als Stockholm-Syndrom und genauer als
> Preisgabe des eigenen Denkvermögens bezeichnet
> wird.
>
Lieber Sözcük Gezgini,
wozu diese Aggression? Ich habe hier lediglich meinen Eindruck mitgeteilt, den ich mir aus euren (Jon und Du) Beiträgen gewonnen hatte. Es stimmt zwar, dass ich nicht alle bisherigen Beiträge von dir und Jon in diesem Forum gelesen hatte, wohl aber doch einige und vor allem die letzten, so dass ich mir eine Meinung bilden konnte. Daher trifft es nicht zu, wenn du behauptest, ich hätte Partei ergriffen ohne mich über die Hintergründe bzw. Hergang der Ereignisse informiert zu haben.
Ich fand deinen Ton gegenüber Jon unangepasst und aggressiv und das wollte ich im Forum mitteilen, mehr nicht! Auch mein nachträgliches Überfliegen einiger Beiträge von euch beiden, (um mal mir über die Ereignisse bzw. Hintergründe ein besseres Bild zu machen) haben mich in meinem Eindruck über dich bestätigt, was deinen aggressiven Ton betrifft. Intressant, dass schon Jon in seinem Beitrag vom 11.Juni um 22.31 Uhr, genau auf dieses Thema, nämlich deine Art und Weise, eingegangen ist und es treffend auf den Punkt gebracht hat.
Nun bekomme auch ich von deiner Aggression etwas ab. Viel ist dazu nicht zu sagen, wenn man deine folgende Zeilen liest:
> Bevor du dich also bei einem vermeintlich
> muskulöseren Gehirn einnistest und mich des
> persönlichen Angriffes eines anderen
> Forumteilnehmers bezichtigst, müsstest du wissen,
> dass derjenige, der sich mit mir anlegen will,
> meine allgemeinen Streitbedingungen
> stillschweigend und unwiderruflich zu akzeptieren
> hat und von da an ohne Gnad und Pardon ins Visier
> meiner Worte genommen wird*).
>
Wozu diese persönliche Beledigungen? und wozu hast du diese Drohgebärden überhaupt nötig? Sorry, dass ich deine Streitbedingungen nicht lesen konnte? Steht da auch etwas zum kollegialen Anstand, Höfflichkeit usw. drinne?
> Möchtest du das wirklich?
Bloss nicht! Verschone mich bitte vor deinen giftigen Feilen!
Ich habe Angst vor dir. Senden tırsıyorum! Das wolltest du doch hören, oder?
>
>
> *) Haksızlık karşısında susan dilsiz
> şeytandır.
Dem habe ich nichts hinzuzufügen.
Ich hoffe, wir können diese Ebene der Auseinandersetzungen bald verlassen und uns wieder unserem Hauptanliegen in diesem Forum widmen.
Selamlar
Arbeitet
Bitte Anmelden oder Registrieren
Almanca Türkçe Sözlük Forumu DasForum’a hoşgeldiniz! Almanca öğrenmek isteyenlerin, Almanca öğretmenlerinin, Almanca eğitmenlerinin, çevirmenlerin ve mesleği gereği Almanca ile içli dışlı olan herkesin ihtiyacına uygun 25 bin civarında üstün kaliteli kaydın yer aldığı forumun kullanımı tamamen ücretsizdir. Forumda yer alan metinleri okumak için kaydolmanıza gerek yoktur. Yeni bir konu açmak ya da forumdaki bir yazıya cevap yazmak isteyenlerin ise DasForum’da ücretsiz bir hesap açmaları gerekmektedir.
DasForum’da saygın bir üslup ve dostane bir atmosferin hakim olduğunu özellikle belirtmekte fayda var. Forumdaki bir diğer önemli konu ise soruların soruluş şekliyle ilgili. Bu yüzden DasForum’da yeni bir konu açmadan önce forum içinde araştırma yapmanın yanı sıra, Almanca dilinde yazılmış bu metni ve bu metne cevaben yazılı Türkçe metni okumanızı salık veririz.
Herzlich willkommen im kostenlosen, originalen deutsch-türkischen Lern- und Übersetzungsforum von DasSözlük! Das Forum ist ein Teil von DasSözlük und dient als kostenlose Austauschplattform für alle User. professionelle Übersetzer, Sprachwissenschaftler, Lehrer, Autoren, Journalisten sind hier genauso willkommen wie Türkisch-Lernende oder andere Laien.
LÜTFEN DİKKAT:
Eski CafeUni-hesaplarının tamamına yakınını yeniden kullanıma açmayı başarabildik. Forumdaki eski hesabını aktifleştirmek isteyenlerin şifremi unuttum fonksiyonunu kullanması rica olunur.
Eski forum kayıtlarının DasSözlük’e aktarımı esnasında bazı yazıların yanlışlıkla farklı bir rumuz altında yayına girdiğini tespit ettik. Aktarım işleminin bu amaç için geliştirdiğimiz özel bir yazılım ile yapıldığını belirtir bu durumdan olumsuz etkilenen tüm kullanıcıların affına sığınırız. Sözkonusu sorunu elle düzeltmek bir hayli meşakatli olacağı için çok gerekmediği müddetçe bu şekilde devam edilmesi ricamızı kabul etmenizi dileriz.
CafeUnis alte Forum ist wieder online! Wer sich im Forum einloggen will, wird gebeten die „Kennwort-Vergessen-Funktion“ zu benutzen. Wir konnten fast alle Accounts retten.
AFRtour: Almanya Fuar Turu B2B Partneriniz. Transfer, rehber, şehir turu, otel vb.
Baklava7 : Baklava AVM’si. Dünyanın ilk tatlı ürünler sipariş pazarı
SuperSözlük: Büyük Türkçe deyimler, atasözleri, eş, benzer ve zıt anlamlılar sözlüğü.
WebDolmetscher: Alman mahkemeleri ve devlet dairelerinde geçerli Türkçe-Almanca mükemmel çeviri.