Auszug aus einem meiner Beiträge von letzter Woche:
[...]
....... sollten wir uns bitte sehr bemühen (und dies gilt für mich genauso):
- den anderen niemals böse Hintergedanken zu unterstellen, sondern stets das Gute und Partnerschaftliche in ihnen zu sehen;
[...]
Ich bin ganz sicher, der gute Sözcük gezgini hat es nicht bös gemeint. Und dass Python ein aufrichtiger, netter Bursche ist, hat er auch schon desöfteren bewiesen. Also, gebt Euch einen Ruck und vertragt Euch wieder richtig! Im echten Leben würdet Ihr viel netter und kollegialer mieinander umgehen. Vergesst bitte nie, dass schriftliches Hin- und Herschreiben automatisch Missverständnisse und Unterstellungen nach sich zieht. Gebt Euch jetzt die Hand und genießt den Tag. -D
Wer ständig glücklich sein will, muss sich oft verändern | Konfuzius.
Tabii ki ben de "maydonoz" olmam gerekir. Elbette Python da, Sözcük Gezgini de iyi niyetliler. Ancak kusura bakmayın ama ben dil söz konusu olduğu zaman son derece titiz davranılması gerektiğine yürekten inanıyorum ve elimden geldiğince uygulamaya (özellikle de toplantılarda) çalışıyorum. Örneğin özellikle gereksiz yabancı kelimelerin kullanılmasına (hem Almanca hem Türkçede) şiddetle karşıyım. Ancak bunlar benim düşüncelerim, genelde de çok iyi karşılanıyor....
Yaygın olarak kullanıldıklarıı halde gereksiz ve yanlış bulduğun yabancı kelimelerden birkaç örnek verir misin, Ultima?
İşin kötüsü, teknik iş alanlarının çoğunda ve özellikle tıp dünyasında bu savaşı çoktan kaybetmiş durumdasın. Hekimlerin yıllardır kullammakta olduğu, İngiliz ve Fransız tıp dergileri ile Avrupa ve ABD'deki konferans makalelerinden acayip yazılışlarla dahi Türkçe'ye benzetilmeye çalışılan radyoloji ve cerrahi terimlerinden bir şey anlamak benim gibi çevirmenler için bile güç.
Aklıma "pozisyon/konum", "konstrüksiyon/yapı" gibi örnekler geldi şimdi.
Wer ständig glücklich sein will, muss sich oft verändern | Konfuzius.
Değerli Berkant... benim verdiğin örneklerle sorunum yok, çünkü bunlar dillerimize yerleşmiş kelimelerdir (Lehnwörter)....benim itiraz ettiğim kelimeler, Türkçe veya Almanca"da karşılığı olduğu halde İngilizce'nin kullanılmasıdır (örneğin...donanım yerine hardware, yazılım yerine software... Rechner yerine Computer, fark yerine nüans (daha kötüsü nüans farkı).... Bu konularda tavsiye etmek istediğim bir eser var : "Speak German - Warum Deutsch manchmal besser ist ! von Wolf Schneider
Wolf Schneider'in kitaplarını okuduk. Bu bağlamda sizlere Deppenapostroph ve Deppenleerzeichen konusundaki web sayfalarını (yani "internet sitelerini") gözden geçirmenizi tavsiye ederim.
www.deppenapostroph.de
www.deppenleerzeichen.de
Wer ständig glücklich sein will, muss sich oft verändern | Konfuzius.
'Aaa! Kullanmayin o kelimeleri cocuklar, bunlar yanlis!'. 'Efendim insanlarimiz nasil da yanlis kullaniyorlar böyle Türkcemizi?' derse birisi öteki de 'Hocam getir dogrusunu biz de onu kullanalim'. 'Ne verdin ki ne bekliyorsun?' diye yanit verebilir?
Var mi 'nuance' in karsilgi olabilecek bir sözcük? Ondan sonra azarlarsiniz. 'Ne kadar da yanlis kullaniyoruz dilimizi!' öyle degil mi? Bu klise bayagi bir yaygindir. Suya sabuna dokunmak istememek bu. Cözüm önerin nedir? . 'ince/kücük fark' olmaz o Fransizca'da da iki kelimeyle ifade edilir(petite/subtile différence). Tamam yanlislarimiz aciklaniyor, hepimiz benzer hatalari yapiyoruz (Bkz. Ultima Ratio'nun sondan bir önceki yazisi. Hep yapilir bu; dikkatsiz bazi vatandaslarimiz 'maydanoz'a 'maydonoz' derler eskiden beri, vah vah!)ama dogrusunu da söyleyin bari. Cikarin getirin ö sözcügü Farsca'dan ya da Arapca'dan biz de onu kullanalim.
Kaldi ki 'nüans farki' ifadesi anlam bilim acisindan hatali olmayabilir de. Nüans kelimesinin kökeninin Latince'deki nuer(bewölken, beschatten) kelimesi oldugu tahmin ediliyor. Yani hic de 'fark' anlamina gelmiyor. Bir sözcügün alindigi dildeki anlamiyla aynen alan dile girmesi gerektigiyle ilgili bir kaide de yoktur. Bu 'hata' ayrica o kadar sık tekrarlaniyor ki artik elestirmeyi birakip 'nereden kaynaklaniyor?' sorusunun sorulmasini gereketiriyor.
Bir de hepinizin bu kelime icin Duden'e bir basvumanizi öneririm, sadece 'fark' anlamina mi geliyor acaba?
Python'un son yorumunun konuyla ilgili olan kısmına katılıyorum: Şöyle ki, bir dilin sahip olduğu kelime hazinesinde doğal olarak mevcut olan detay eksikliklerini gidermek için başka dillerden kelimelerin alınıp Türkçeleştirilmesinde asla sakınca yoktur, hatta kaçınılmazdır bence. "Nüans" kelimesi de harika bir örnektir. Nüans'ın öz Türkçede tam karşılığını bulmak imkânsız gibi bir şey. Bu gibi hallerde Fransızca, İngilizce ve hatta Almanca gibi dilllerden kelimelerin Türkçemize kazandırılmasının dilimizi zenginleştireceğine, uygun ifadeyi seçme konusunda da bazı kolaylıklar sunacağına inanıyorum.
Bu arada, "nüans farkı"nın "iki şeyin arasında sadece bir nüans boyutunda olan incecik bir fark" anlamında kullanılabileceğine dikkat çekerim. Yani Ultima'nın iddiasına göre "nüans farkı" teriminin aynı anlamda olan iki kelimeyi birlikte kullama hatası olmadığı kanaatiminin altını çizmek isterim.
Wer ständig glücklich sein will, muss sich oft verändern | Konfuzius.
Hemen hücum etmeden önce yazılanların dikkatlice okunmasını tavsiye ederim. Elbette başka dillerden kelime kazandırılır ve olmaması da düşünülemez. Nüansın Türkçe'deki karşılığı "fark" olarak alınmış; diğer dillerde de araştırma yapma olanağına sahip olanlar "ince fark; ince ayrıntı; küçük fark" gibi ek anlamları içselleştirebilir ve ona göre kullanabilir.
Bu arada Türkiye'de birisi "nüans farkı" derse/yazarsa aydın kesim tarafından haklı olarak yadırganır. Bunu genelde bu konuda bilgi sahibi olmayan, ancak çok bildiğini zanneden kişiler kullanır. Benden söylemesi...(Bu konuda araştırma yapıldığında söylediklerimi onaylayan çok bulgu bulunabilir)
"Bir de hepinizin bu kelime icin Duden'e bir basvumanizi öneririm, sadece 'fark' anlamina mi geliyor acaba?" önerisi hoş ama biraz boş, çünkü bilgisayarımda Duden'in yayınlanmış bütün eserleri var ve inanın süs olarak durmuyor.
"Nüans" terimi, iki şeyin arasındaki farklılığı gösteren bir ayırma kriteri değil, teknik olmayan ve son derece soyut bir ölçü birimidir. Dolayısıyla nüans'ın "incecik fark, ince ayrıntı" gibi şekillerde açıklanması da yanlıştır. Bu nedenle, "nuans farkı" teriminin tam yerinde kullanılmasını dahi gülünç bulan aydın kesim çok daha iyi dikkat etmeli, kendileri kadar aydın olmayı başaramayanlara karşı olan önyargılarından vazgeçmelidir. Çünkü "nüans farkı" terimi, her ne kadar ender rastlayacağımız bir olgu olsa da, "iki şeyin arasında sadece bir nüans boyutunda (DİKKAT: soyut bir ölçü birimi!) olan incecik bir fark" anlamında kullanılabilecektir ve hiç kimsenin bunu cahillik olarak eleştirmeye de hakkı yoktur. Bunu herhangi bir forum katılımcısını kayırmak için değil, gerçeği ortaya çıkarmak için yazıyorum. Ultima aramızdaki en ehil teorisyen olabilir, fakat yine de tüm cesaretimi toplayarak ve dünyada hatasız ve yanılgısız kul olmayacağına inanarak burada karşıt görüşümü açıklamakta fayda gördüm.
Wer ständig glücklich sein will, muss sich oft verändern | Konfuzius.
Sınırlı Türkçe bilgimden dolayı “nüans farkı” terimi hakkında yorum yapamam, ancak Almanca için aynı düşünceler doğru olursa, “Nuance(en)unterschied” gibi bir kelime olmalı. Ancak öyle bir kelime bana saçma sapan geliyor.
Buna rağmen, Google’da “Nuancendifferenz”’i girseniz az da olsa bulgu karşınıza çıkar. Ancak bunlar renk bağlamında ve Nuance “Farbton” anlamında.
Belki sonunda hem Ultima Ratio hem de Berkant haklı çıkar...
Eva: Das deutsche Pendant zu dem von Ultima vehement abgelehnten "nüans farkı" ist kein Substantiv, sondern eine im deutschsprachigen Raum sehr weit verbreitete Redewendung, was dann wohl auch der Grund dafür sein dürfte, dass die Türken sich das (mal wieder) von den Deutschen abgeguckt haben:
sich (nur) in Nuancen voneinander unterscheiden
Mindestens 16000 Treffer in Google (je nachdem, ob man das Wörtchen "nur" einfügt, sind es sogar mehr).
Wer ständig glücklich sein will, muss sich oft verändern | Konfuzius.
"Nüans farkı" konusunda Ultima Ratio arkadaşımıza katılıyorum.
nuance [] f Nuance f; feiner Unterschied; Feinheit f; d'une couleur a Abtönung f; Schattierung f
[Langenscheidt / Fransızca -Almanca]
Nu|an|ce , die; -, -n [frz. nuance, wohl zu: nue (über das Vlat. zu lat. nubes= Wolke)= Wolke od. zu: nuer (Abl. von: nue)= bewölken; abschattieren]: 1. feiner gradueller Unterschied: eine kaum merkliche N. zwischen Blassblau und Weißblau. 2. ein wenig, eine Kleinigkeit [von etw. abweichend]: dieser Wein ist [um] eine N. herber, zu herb. 3. (innerhalb eines Kunstwerks o.Ä.) besonders fein gestaltete Einzelheit; Feinheit: sprachliche, stilistische -n.
[Duden - Deutsches Universalwörterbuch]
Eğer Berkant'ın dediği gibi kendimiz kadar aydın olmayı başaramayanlara karşı olan önyargılarımızdan vazgeçmemiz ve yanlış kullanılan sözcükleri cahillik olarak eleştirmememiz gerekiyorsa (ki bu konuda Berkant ile tamamen aynı düşünceyi paylaşıyoruz), o hâlde "mündlich sınavı", "direştibank", "docabak", "şibidak" vs. spastik sözcükler de aynı hoşgörüyü hak ediyor demektir. Bu arada, beni hasislikle veya son günlerin moda deyimiyle "hatalardan nemalanma" ile suçlamazda, Phyton arkadaşımıza çok basit bir var: "Sıkıyorsa", "sık", "sıkı" gibi sözcükleri hangi klavyeyle yazmayı yeğlerdin acaba?
Wer ständig glücklich sein will, muss sich oft verändern | Konfuzius.
Özür diliyorum, hâlâ kendi rumuzumla giriş yapamadığım için kopyala-yapıştır yaparken önceki mesajımda bir eksiklik olduğunu fark ettim:
"Nüans farkı" konusunda Ultima Ratio arkadaşımıza katılıyorum.
nuance [] f Nuance f; feiner Unterschied; Feinheit f; d'une couleur a Abtönung f; Schattierung f
[Langenscheidt / Fransızca -Almanca]
Nu|an|ce , die; -, -n [frz. nuance, wohl zu: nue (über das Vlat. zu lat. nubes= Wolke)= Wolke od. zu: nuer (Abl. von: nue)= bewölken; abschattieren]: 1. feiner gradueller Unterschied: eine kaum merkliche N. zwischen Blassblau und Weißblau. 2. ein wenig, eine Kleinigkeit [von etw. abweichend]: dieser Wein ist [um] eine N. herber, zu herb. 3. (innerhalb eines Kunstwerks o.Ä.) besonders fein gestaltete Einzelheit; Feinheit: sprachliche, stilistische -n.
[Duden - Deutsches Universalwörterbuch]
Eğer Berkant'ın dediği gibi kendimiz kadar aydın olmayı başaramayanlara karşı olan önyargılarımızdan vazgeçmemiz ve yanlış kullanılan sözcükleri cahillik olarak eleştirmememiz gerekiyorsa (ki bu konuda Berkant ile tamamen aynı düşünceyi paylaşıyoruz), o hâlde "mündlich sınavı", "direştibank", "docabak", "şibidak" vs. spastik sözcükler de aynı hoşgörüyü hak ediyor demektir. Bu arada, beni hasislikle veya son günlerin moda deyimiyle "hatalardan nemalanma" ile suçlamazda, Phyton arkadaşımıza çok basit bir sorum var: "Sıkıyorsa", "sık", "sıkı" gibi sözcükleri hangi klavyeyle yazmayı yeğlerdin acaba?
Wer ständig glücklich sein will, muss sich oft verändern | Konfuzius.
Sevgili Sözcük gezgini: Almanca klavyeyi kullananlara tavsiyem: sıkıyor/sıkıcı/sık sık gibi kelimeler kullanmasınlar. Yerine başka dillerdeki lengüistik konstrüksiyonlardan transkribe veya adapte edilerek konstitüte edilebilen birçok alternatif vokabülasyonlar var, değil mi? ()
Wer ständig glücklich sein will, muss sich oft verändern | Konfuzius.
Arbeitet
Bitte Anmelden oder Registrieren
Almanca Türkçe Sözlük Forumu DasForum’a hoşgeldiniz! Almanca öğrenmek isteyenlerin, Almanca öğretmenlerinin, Almanca eğitmenlerinin, çevirmenlerin ve mesleği gereği Almanca ile içli dışlı olan herkesin ihtiyacına uygun 25 bin civarında üstün kaliteli kaydın yer aldığı forumun kullanımı tamamen ücretsizdir. Forumda yer alan metinleri okumak için kaydolmanıza gerek yoktur. Yeni bir konu açmak ya da forumdaki bir yazıya cevap yazmak isteyenlerin ise DasForum’da ücretsiz bir hesap açmaları gerekmektedir.
DasForum’da saygın bir üslup ve dostane bir atmosferin hakim olduğunu özellikle belirtmekte fayda var. Forumdaki bir diğer önemli konu ise soruların soruluş şekliyle ilgili. Bu yüzden DasForum’da yeni bir konu açmadan önce forum içinde araştırma yapmanın yanı sıra, Almanca dilinde yazılmış bu metni ve bu metne cevaben yazılı Türkçe metni okumanızı salık veririz.
Herzlich willkommen im kostenlosen, originalen deutsch-türkischen Lern- und Übersetzungsforum von DasSözlük! Das Forum ist ein Teil von DasSözlük und dient als kostenlose Austauschplattform für alle User. professionelle Übersetzer, Sprachwissenschaftler, Lehrer, Autoren, Journalisten sind hier genauso willkommen wie Türkisch-Lernende oder andere Laien.
LÜTFEN DİKKAT:
Eski CafeUni-hesaplarının tamamına yakınını yeniden kullanıma açmayı başarabildik. Forumdaki eski hesabını aktifleştirmek isteyenlerin şifremi unuttum fonksiyonunu kullanması rica olunur.
Eski forum kayıtlarının DasSözlük’e aktarımı esnasında bazı yazıların yanlışlıkla farklı bir rumuz altında yayına girdiğini tespit ettik. Aktarım işleminin bu amaç için geliştirdiğimiz özel bir yazılım ile yapıldığını belirtir bu durumdan olumsuz etkilenen tüm kullanıcıların affına sığınırız. Sözkonusu sorunu elle düzeltmek bir hayli meşakatli olacağı için çok gerekmediği müddetçe bu şekilde devam edilmesi ricamızı kabul etmenizi dileriz.
CafeUnis alte Forum ist wieder online! Wer sich im Forum einloggen will, wird gebeten die „Kennwort-Vergessen-Funktion“ zu benutzen. Wir konnten fast alle Accounts retten.
AFRtour: Almanya Fuar Turu B2B Partneriniz. Transfer, rehber, şehir turu, otel vb.
Baklava7 : Baklava AVM’si. Dünyanın ilk tatlı ürünler sipariş pazarı
SuperSözlük: Büyük Türkçe deyimler, atasözleri, eş, benzer ve zıt anlamlılar sözlüğü.
WebDolmetscher: Alman mahkemeleri ve devlet dairelerinde geçerli Türkçe-Almanca mükemmel çeviri.