Merhaba,
tüm forumda aradım ve sözlüğü de baktım ama karşılığını bulamadım. aşağıdaki cümlenin tercümesinde yardımcı olursanız minnettar kalırım.
Soweit der Mitarbeiter während der Arbeitsfreistellung anderweitiges Einkommen erzielt, wird dieses auf die Vergütungsfortzahlung angerechnet.
İş muafiyet zamanında Şirket elemanı (Çalışanı) başka bir yerden gelir sağlarsa bu .............. sayılacaktır .
her türlü yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.
Elemanın çalışmadığı süre içerisinde başka yerden elde ettiği gelirler, bu çalışmadığı sürece ödenen aylıklardan mahsup edilir.
Elemanın çalışmadığı süre içerisinde başka yerden elde ettiği gelirler, bu çalışmadığı sürece ödenen (şirketten/kurumdan aldığı) tazminat ödemesinden mahsup edilir.
"Dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, muvaffakiyet için, en hakiki mürşit ilimdir, fendir; ilim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir. Yalnız, ilim ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının tekâmülünü idrak etmek ve terakkiyatını zamanında takip eylemek şarttır. " Mustafa Kemal ATATÜRK
Kantürk schrieb:
> Elemanın çalışmadığı süre içerisinde
> başka yerden elde ettiği gelirler, bu
> çalışmadığı sürece ödenen aylıklardan
> mahsup edilir.
>
>
> Elemanın çalışmadığı süre içerisinde
> başka yerden elde ettiği gelirler, bu
> çalışmadığı sürece ödenen
> (şirketten/kurumdan aldığı) tazminat
> ödemesinden mahsup edilir.
Forumda "Beğen"-Tuşu olsa iyi olur (tu)
Zur Vervollständigung:
Vergütung
(Osmanlıca ) ecr ecir
ücur ecirler sevaplar
- bir iş, bir hizmet karşılığında nakdi ya da ayni edim (verilen şey) | ödeme
- ahirete aid mükâfat, hayır ceza.
- ücret,mukabil, karşılık. Sevap.
Tıp: Kırılan bir uzvun sarılması.
Ukalalık olsun diye ilave ettim.
''Jon [ Privatnachricht ]
Re: Vergütungsfortzahlung NEU
24. Mai 2011 17:35 Registrierungsdatum: 1 Jahr zuvor
Beiträge: 1.660
Vergütungsfortzahlung = Entgeltfortzahlung (meine ich zumindest)
Hier meine Version:
Çalışanın işten muaf tutulduğu süre içinde başka bir şekilde veya başka bir yerden elde ettiği gelirler, kendisine ödenmeye devam edilen ücretten mahsup edilir (kesilir).''
Merhaba Jon,
İki defa çalış.. kelimesini kullanmak istemediğimden [kastım şu : Çalışanın çalıştırılmadığı süre içinde..................] ve bilhassa burada yetişen kardeşlerimizi düşünerek aşağıdaki öneride bulunuyorum:''in der Kürze liegt die Würze'' yi de unutmayarak:
Elemanın çalıştırılmadığı süre içinde elde ettiğidiğer gelirler, kendisine ödenecek ücretten kesilir.
Hürmetler
Güner
güner schrieb:
> Merhaba Jon,
> İki defa çalış.. kelimesini kullanmak
> istemediğimden ve bilhassa burada yetişen
> kardeşlerimizi düşünerek aşağıdaki öneride
> bulunuyorum:''in der Kürze liegt die Würze'' yi
> de unutmayarak:
>
> Elemanın çalıştırılmadığı süre içinde
> elde ettiği diğer gelirler, kendisine ödenecek
> ücretten kesilir.
Bravo. "Kısa ve isabetli anlatımlar" ve "Tekrarlamalardan kaçınma" prensipleri çok yararlı birer araçtır. Burada bizlere hatırlatman çok iyi oldu. Hudaverdi'nin "Çevirmenin El Kitabı"na eklenmesini önemle tavsiye ederim.
Ancak, "Arbeitsfreistellung"un işletme ve çalışma hukukuyla ilgili metinlerdeki tam karşılığı "işten/görevden muaf tutulma"dır.
"Çalıştırılmama" terimi ise örneğin "çalışmasına izin vermeme" gibi apayrı anlamlar taşıyabileceğinden böyle bir metinde umulmadık yanlış anlamalara yol açabilir. İşte cümlemiz:
Elemanın işten muaf tutulduğu süre içinde elde edebileceği her türlü diğer gelirler, kendisine ödenecek ücretten kesilir.
Cümleyi daha da iyileştirmek üzere yaptığım yepyeni düzeltmeleri işaretledim.
Merhaba Jon,
benim tevellüdüm baya eski buna rağmen '' işten muaf tutulmayı'' anlayamıyorum. Burada doğan, dilimizle yeterince haşır neşir olmamış genç bir kardeşimizin bu cümleyi okuduğunda anladığının, benim anladığımla örtüşmeyeceği muhakkak. Derdim bu. Yani genç neslin de anlayabileceği''uygun ve basit bir Türkçe kelime''.
Önerindeki ''her türlü'' de beni rahatsız ediyor.Zira işiyle ilgili konular da ki gelirlerini kastediyorsan bunda haklı olabilirsin ama her türlüsü,örneğin telif hakkı, bu dahil olmamalı bence.İşçi olabiliriz ama köle değiliz.
Saygılar
güner schrieb:
> Merhaba Jon,
> benim tevellüdüm baya eski buna rağmen ''
> işten muaf tutulmayı'' anlayamıyorum. Burada
> doğan, dilimizle yeterince haşır neşir
> olmamış genç bir kardeşimizin bu cümleyi
> okuduğunda anladığının, benim anladığımla
> örtüşmeyeceği muhakkak. Derdim bu. Yani genç
> neslin de anlayabileceği''uygun ve basit bir
> Türkçe kelime''.
> Önerindeki ''her türlü'' de beni rahatsız
> ediyor.Zira işiyle ilgili konular da ki
> gelirlerini kastediyorsan bunda haklı olabilirsin
> ama her türlüsü,örneğin telif hakkı, bu
> dahil olmamalı bence.İşçi olabiliriz ama köle
> değiliz.
> Saygılar
Merhaba Güner,
Türkiye Türkçesinden pek bir şey anlamayan Almanya'lı Türk gençlerine bir iyilik yapmak için, yanlış anlaşılma tehlikesini içeren ve ortaokul düzeyindeki her Türkün bilmesi ve Türkiye'nin ilgili meslek alanlarında çok sık kullanılmakta olan "muaf" ve "muafiyet" sözcükleri yerine "çalıştırılmamak" fiilinin hukuki bir metinde kullanılması bence biraz rizikolu bir seçimdir. Yaptığımız her çeviride mutlaka hukuki ve semantik doğruluğa öncelik vermemiz gerektiğine inanıyorum. Ben de eskiden "Almancılar"ın eline geçecek çevirilerimde daima, Türk gazetesi bile okumayan, çağdaş Türkçenin zengin sözcük dağarcığından hiç haberi olmayan Almanya'lı bir Türkün dahi anlayacağı anlatım şekilleri kullanmaya çalışıyordum. Fakat yıllar geçtikçe, Almancıların bu kadar da cahil olmadığı, diğer yandan da her hukuki çevirinin hiçbir haklı şikayete, yanlış anlaşılmalara ve değişik yorumlara izin vermeyecek kesin anlatım biçimleriyle kağıda dökülmesi gerektiği kanaatine vardım. Demek istediğim, sözleşme niteliğinde veya bilgilendirme amaçlı olan hukuki-teknik metinleri, her "cahil" Türkün veya her Almanya'lı Türk gencinin kavrayabileceği basitimsi ifadelerle çevirmeye kalkmamız bence çevirmen olarak uymak zorunda olduğumuz yetki ve görev sınırlarını habire aşmamızla sonuçlanır ve bizleri istenmedik durumlarla karşı karşıya bırakabilir.
Gelelim beğenmediğin "her türlü"ye. Bunun açıklaması yukarıdakine kıyasla çok kısadır:
anderweitiges Einkommen = nicht bei uns erzieltes Einkommen jedweder Art = Elemanın ....... elde edebileceği başkaca (tüm diğer / her türlü diğer) ücretler
Bu açıklamalar ışığında cümleyi son bir kez değiştiriyorum:
Elemanın çalışmadığı süreler içinde başkaca ücret elde etmesi durumunda bu ücret tutarı, kendisine firmamızca ödenecek olan ücretten kesilir.
Okey mi?
Merhaba Jon,
''Demek istediğim, sözleşme niteliğinde veya bilgilendirme amaçlı olan hukuki-teknik metinleri, her "cahil" Türkün veya her Almanya'lı Türk gencinin kavrayabileceği basitimsi ifadelerle çevirmeye kalkmamız bence çevirmen olarak uymak zorunda olduğumuz yetki ve görev sınırlarını habire aşmamızla sonuçlanır ve bizleri istenmedik durumlarla karşı karşıya bırakabilir.''
Meseleye bu taraftan bakacak olursak seni haklı bulmamak elde değil.
Elemanın çalışmadığı süreler içinde başkaca ücret elde etmesi durumunda bu ücret tutarı, kendisine firmamızca ödenecek olan ücretten kesilir.
Cümlendeki başkaca ücret.. bu ücret tutarı sanki bana doppel mış gibi geliyor. Çalışmadan da ücret elde edemiyeceğine göre:
Elemanın çalışmadığı süreler içinde elde ettiği ücret varsa, bu, kendisine firmamızca ödenecek olan ücretten kesilir.
Gibi de yazılabilir.
Selamlar
Türkiye Türkçesinden pek bir şey anlamayan Almanya'lı Türk gençlerine bir iyilik yapmak için, yanlış anlaşılma tehlikesini içeren ve ortaokul düzeyindeki her Türkün bilmesi ve Türkiye'nin ilgili meslek alanlarında çok sık kullanılmakta olan "muaf" ve "muafiyet" sözcükleri yerine "çalıştırılmamak" fiilinin hukuki bir metinde kullanılması bence biraz rizikolu bir seçimdir. Yaptığımız her çeviride mutlaka hukuki ve semantik doğruluğa öncelik vermemiz gerektiğine inanıyorum. Ben de eskiden "Almancılar"ın eline geçecek çevirilerimde daima, Türk gazetesi bile okumayan, çağdaş Türkçenin zengin sözcük dağarcığından hiç haberi olmayan Almanya'lı bir Türkün dahi anlayacağı anlatım şekilleri kullanmaya çalışıyordum. Fakat yıllar geçtikçe, Almancıların bu kadar da cahil olmadığı, diğer yandan da her hukuki çevirinin hiçbir haklı şikayete, yanlış anlaşılmalara ve değişik yorumlara izin vermeyecek kesin anlatım biçimleriyle kağıda dökülmesi gerektiği kanaatine vardım. Demek istediğim, sözleşme niteliğinde veya bilgilendirme amaçlı olan hukuki-teknik metinleri, her "cahil" Türkün veya her Almanya'lı Türk gencinin kavrayabileceği basitimsi ifadelerle çevirmeye kalkmamız bence çevirmen olarak uymak zorunda olduğumuz yetki ve görev sınırlarını habire aşmamızla sonuçlanır ve bizleri istenmedik durumlarla karşı karşıya bırakabilir.
Jon güzel yazmışsın,
buradaki (daha doğrusu bu forumdaki) bazı cümlelerini her çevirmene veya çeviri yapmaya çalışanlara ders olarak vermek gerekiyor.
"Dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, muvaffakiyet için, en hakiki mürşit ilimdir, fendir; ilim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir. Yalnız, ilim ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının tekâmülünü idrak etmek ve terakkiyatını zamanında takip eylemek şarttır. " Mustafa Kemal ATATÜRK
Biraz geç kalmakla birlikte, bu da benim çeviri önerim:
Soweit der Mitarbeiter während der Arbeitsfreistellung anderweitiges Einkommen erzielt, wird dieses auf die Vergütungsfortzahlung angerechnet.
Çalışmadan muaf tutulduğu süre içinde kendine diğer bir kaynaktan gelir sağlayan işgörenin geliri, çalışmama ödeneği hakkından mahsup edilir.
Arbeitet
Bitte Anmelden oder Registrieren
Almanca Türkçe Sözlük Forumu DasForum’a hoşgeldiniz! Almanca öğrenmek isteyenlerin, Almanca öğretmenlerinin, Almanca eğitmenlerinin, çevirmenlerin ve mesleği gereği Almanca ile içli dışlı olan herkesin ihtiyacına uygun 25 bin civarında üstün kaliteli kaydın yer aldığı forumun kullanımı tamamen ücretsizdir. Forumda yer alan metinleri okumak için kaydolmanıza gerek yoktur. Yeni bir konu açmak ya da forumdaki bir yazıya cevap yazmak isteyenlerin ise DasForum’da ücretsiz bir hesap açmaları gerekmektedir.
DasForum’da saygın bir üslup ve dostane bir atmosferin hakim olduğunu özellikle belirtmekte fayda var. Forumdaki bir diğer önemli konu ise soruların soruluş şekliyle ilgili. Bu yüzden DasForum’da yeni bir konu açmadan önce forum içinde araştırma yapmanın yanı sıra, Almanca dilinde yazılmış bu metni ve bu metne cevaben yazılı Türkçe metni okumanızı salık veririz.
Herzlich willkommen im kostenlosen, originalen deutsch-türkischen Lern- und Übersetzungsforum von DasSözlük! Das Forum ist ein Teil von DasSözlük und dient als kostenlose Austauschplattform für alle User. professionelle Übersetzer, Sprachwissenschaftler, Lehrer, Autoren, Journalisten sind hier genauso willkommen wie Türkisch-Lernende oder andere Laien.
LÜTFEN DİKKAT:
Eski CafeUni-hesaplarının tamamına yakınını yeniden kullanıma açmayı başarabildik. Forumdaki eski hesabını aktifleştirmek isteyenlerin şifremi unuttum fonksiyonunu kullanması rica olunur.
Eski forum kayıtlarının DasSözlük’e aktarımı esnasında bazı yazıların yanlışlıkla farklı bir rumuz altında yayına girdiğini tespit ettik. Aktarım işleminin bu amaç için geliştirdiğimiz özel bir yazılım ile yapıldığını belirtir bu durumdan olumsuz etkilenen tüm kullanıcıların affına sığınırız. Sözkonusu sorunu elle düzeltmek bir hayli meşakatli olacağı için çok gerekmediği müddetçe bu şekilde devam edilmesi ricamızı kabul etmenizi dileriz.
CafeUnis alte Forum ist wieder online! Wer sich im Forum einloggen will, wird gebeten die „Kennwort-Vergessen-Funktion“ zu benutzen. Wir konnten fast alle Accounts retten.
AFRtour: Almanya Fuar Turu B2B Partneriniz. Transfer, rehber, şehir turu, otel vb.
Baklava7 : Baklava AVM’si. Dünyanın ilk tatlı ürünler sipariş pazarı
SuperSözlük: Büyük Türkçe deyimler, atasözleri, eş, benzer ve zıt anlamlılar sözlüğü.
WebDolmetscher: Alman mahkemeleri ve devlet dairelerinde geçerli Türkçe-Almanca mükemmel çeviri.