“kendi kendine sor” araştırması ise 22.900 sonuç
"kendine sor"-> Yaklaşık 696.000 sonuç (0,15 saniye)
@ultima ratio,
Eğer isterseniz "hanımefendiler ve beyefendiler" diyebilirsiniz, sorun yok, elbette o da doğru, yalnız eskimiş. Türkiye Türkleri bunu anlayacaktır ve ama kendileri "hanımlar, beyler" demeye devam edecektir.
Gerçek olan şu ki, bu dilin çok hızlı bir gelişim göstermesi. Örneğin 30 yıl önceki Türkçe ile şu andaki Türkçe aynı değil. Bazı sözcükler, deyimler çok hızlı bir şekilde eskimekte. Örneğin "efendi" gibi. Demek istediğim, umarım kimseyi kırmam, size Türkçe öğretenlerin Türkçesi ile şu andaki Türkçe aynı değil! Bundan başka bir şey değil. Yalnızca bu dilin çok hızlı bir devinime sahip olması ve arkasında kendi dil yapısı nedeniyle devasa bir potansiyelin olması.
30.000.000 olası yeni sözcük, yalnızca iyi bir bilgisayar destekli veri tabanı yönetim sistemi ve bir kaç tuş darbesi...
Kıyaslamak için: Bir Türkiye Türkü ortalama 2.000 -3.000 sözcüğü etkin belleğinde barındırabiliyor.
Bir ihtisas çevirmeninin sahip olması gereken sözcük sayısı: 60.000 - 70.000 sözcük / dil.
Eeh o milyonlarca sözcük ne olacak, her kafasına esen yeni bir sözcük yaratıyor.
@sözcük gezgini,
Söylediklerinize 100 % katıldığımı belirtmekten başka ne diyebilirim ki:
"Almanya kendini lağvediyor": Hem tam anlamı veriyor hem de kulağa daha melodik geliyor.
Ama Türk bu işte, illa ki öz sözüm olsun diyor. Saçmalık tabii.
Türkçedeki yabancı sözcük oranı % 20'ye inmiş durumda. Artık yeteri kadar öz Türkçe konuşuyoruz. Bir yerde durma vakti çoktan geldi.
İngilizcede yabancı sözcük oranı: % 80, Almancada: % 70
Kaynak: TDK
P.s. Umarım yanlış anlaşılmamışımdır. Kastettiğim bu dilin aşırı devinimi, başka bir şey değil.
Sayın Rasko,
Özür dileyerek yanıt veriyor ve çok begendiğim bir söz ile başlamak istiyorum: "Hayatta en kötü şey önyargıdır."
Ben zaten Türkiye'de yaşıyorum. Benim mesleğim "konferans çevirmenliğidir", dolayısıyla herhalde ne söylediğimi gayet iyi biliyorum, özellikle de yılda 100'den fazla uluslararası toplantı, seminer, konferans, ikili görüşme, protokol görüşmeleri vs. gibi ortamlarda görev yapan bir kişi olarak...
Ancak, ben hala anlamış değilim...insanlara bu tür ortamlarda, siz olsanız, nasıl hitap edersiniz? Bugünkü toplantıda dahi en az 6 konuşmacı (üst düzey - isim veya görev belirtmeye gerek yok) "hanımefendiler ve beyefendiler" diye hitap etti... Yani "hanımlar, beyler hoşgeldiniz" mi denmesi gerekir? Olacak şey değil.
Yukarıdaki ilk düşüncemi de (saat 15:29) simültane çeviri kabininde yazdım ve meslektaşım ile paylaştım, açıkçası yaklaşımınıza anlam veremedik.
Selamlar
Sayın Rasko,
Almancadaki yabancı sözcük (dikkat: Fremdwörter) oranının %70 olması olasılığı yoktur; en fazla etkilendiği dil İngilizce bile olsa, sayı 5,000 - 6.000 cıvarındadır.
Yani kimler uyduruyor böyle iddiaları, anlamak mümkün değil.
Süsleme amacıyla bir alıntı:
"Dagegen wirkt das Deutsche fast unberührt: Die Duden-Redaktion schätzt den Fremdwörteranteil am deutschen Gesamtwortschatz auf ein Viertel. Das Englische spielt dabei eine Nebenrolle: selbst in der notorisch anglizismenfreundlichen Werbesprache machen englische Lehnwörter nur etwa vier Prozent aus."
Und mit Fremdwörteranteil sind auch Lehnwörter (aus einer fremden Sprache übernommenes Wort, das sich in Aussprache, Schreibweise, Flexion der übernehmenden Sprache angepasst hat) gemeint....
Ben "efendi" eskidi diyorum, ama eğer siz konferans çevirmeniyseniz, daha fazla saygınlık uyandırmak için "Hanımefendiler, beyefendiler" diyebilirsiniz. Bu da doğal tabii.
İnanın ben de Almanya'da ve Türkiye'de yeteri kadar toplantıya katıldım ve birçok toplantıyı kendim açtım. Daha geçen yıla kadar bu böyleydi. Şimdiye kadar hiç "hanımefendiler ve beyefendiler" demedim, ne Almanca (Sehr geehrte Damen und Herren) ne de Türkçe. Yalnız belirtmem gereken şu ki, işkolu (Wirtschaftsinformatik & Vertriebscontrolling/Marketing) itibariyle insanlar daha modern, daha yakın. "Efendi" ise mesafe demek, çünkü "efendi" hükmeder.
Ama neticede bu forumda tartışarak daha yoğun bir şekilde öğreniyoruz. Sizin iletinizden sonra, ben de bir sipariş için arayan bir tercüme bürosuyla şunları yazıştım/iletileştim :
....
Ra.....:
Bir şey soracağım
Diyelim ki bir toplantının açılış konuşmasını yapacaksınız, söze nasıl başlarsınız?
Hanımlar, beyler ile mi?
...TERCÜME:
hitap ettiğiniz kesim nedir
Ra.....:
yoksa hanımefendiler ve beyefendiler ile mi?
mesleki bir toplantı diyelim ve yabancılar da katılıyor ki onlar aslında genelde moderndir.
ne diyorsunuz?
... TERCÜME:
sevgili konuklar olabilir
ya da çok değerli misafirler
Ra.....:
peki hanım-bey?
meslekdaşlar arasında bir tartışma var ve ben "hanımlar beyler" tarafını tuttum
Hanımefendiler beyefendiler eskidi dedim, haklı mıyım?
... TERCÜME:
Hanımlar beyler diğerine göre daha iyi bayanlar baylar ya da
Ra.....:
... msnleşme böyle uzayıp gitti işte.
Herhalde hitap edilen kesim, işkolu ve konuşmayı yapan kişinin işe yaklaşımı, hayat görüşü belirleyici unsurlar oluyor burada.
Bir diğer konu:
@Yani kimler uyduruyor böyle iddiaları, anlamak mümkün değil.
Yabancı sözcük oranları: TDK başkanı sizce yetkin bir kişilik midir?
Yoksa siz "Strasse, Schule, Kaiser, Bank, Konto, Klo, akzeptieren, respektieren, relativieren ve diğerleri" yabancı kökenli değil mi diyorsunuz?
Daha geçenlerde televizyondaydı (Habertürk) ve bu oranları kendisi verdi. Ben de Almanya'da üniversitedeyken aşırı etimoloji merakı vardı ve İngilizce ve Almanca hakkında bu tür oranları okurduk-duyardık. Zaten hepsi Hint-avrupa dil ailesinden değil mi? Aslında katı etimolojik açıdan bakarsanız, Fransızca, İspanyolca, Portekizce ve Rumenceyi birer İtalyan lehçesi olarak dahi görebilirsiniz.
Sayın Rasko,
Sizin "yabancı kelime" (Fremdwort) ile "bir başka dilden alınmış ve uyumlaştırılmış kelime" (Lehnwort) arasındaki farkı bilemeyeceğinizi tahmin ettiğim için yukarıdaki cümlelerimde parantez içinde açıklama getirmeye de çalışmıştım üstelik....
Yabancı kökenli kelimeler ise insanlar gibidir...herhalde kimin nereden geldiği, kimin kiminle akraba olduğu pek de belli değildir...o denli önemli de değildir.
Çok büyük bir olasılıkla bahsettiğiniz tercüme bürosunun, yanıtlardan da açıkca belli olduğu şekilde, uluslararası toplantılarla pek ilgisi bulunmamaktadır ve Türkiye'deki tercüme bürolarında %95'inde (tahmin tabii ki) olduğu gibi sadece aracılık hizmetlerinde bulunmaktadır (bu arada ben de bu alanda iki büyük şirket yönettim ve işin aslı konusunda bilgi sahibi olduğumu düşünüyorum)...
Bilgi 1) Zaten "Sehr geehrte Damen und Herren" diye hitap edilmez! Genelede "meine Damen und Herren....." diye hitap edilir.
Bilgi 2) Zannedersem tek bir veya dar çerçevedeki alanlarda toplantılara katıldınız, belki de ortam çok rahattı (ne bileyim, belki bayii toplantıları veya meslekiçi eğitimler)....oralarda tabii ki ortam gibi, pek çok husus daha rahattır.
Sonuç itibariyle, elbette kimse kendisini bu seçkin ortamda kanıtlamak zorunda değil, beni sadece bazen rahatsız eden husus, katılımcılara zaman zaman yanlış veya eksik bilgi verilmesi ve dolayısıyla yanlış yönlendirilmeleridir...
Nachtrag:
Sayın Rasko,
Yarın bir hukuk konferansında görev almak üzere diğer çok büyük bir kentimize gideceğim. Her "hanımefendiler ve beyefendiler" geçtiğinde (yani konuşmacılar tarafından söylendiğinde) ve ben bunları "meine Damen und Herren" diye çevirdiğimde, yüzümde bir tebessümle bu yazışmalarımızı anacağım...yoksa ilgili uzmanlara, hakim, avukat, savcı ve üniversite hocalarına gidip "hayır, olamaz...sizin hitap şekliniz uygun değil" mi desem?
Sevgili Rasko ve Ultima Ratio;
Burada çözümü olmayan bir noktaya varmış bulunan tartışmanıza benden de bir katkı olsun diye yaptığım kapsamlı bir Google Türkiye karşılaştırmasında, siyaset ve ekonomi dünyasındaki parlamento, parti kongresi ve genel kurul gibi üst düzey ve büyük toplantılarda iş arkadaşları ve misafirlere yaygın olarak "Değerli ......., hanımefendiler, beyefendiler" diye hitap edildiğini, burada "...... hanımlar, beyler"e hiç denecek kadar az rastlanacağını, "hanımefendiler, beyefendiler"e kıyasla oldukça samimi bir hitap şekli olduğunu kabul edeceğiniz "hanımler, beyler"in daha ziyade forumlarda, aile şirketi mitinglerinde, dernek toplantılarında ve gayri resmi görüşmelerde kullanıldığını tespit ettim.
Jon schrieb:
> Sevgili Rasko ve Ultima Ratio;
>
> Burada çözümü olmayan bir noktaya varmış
> bulunan tartışmanıza benden de bir katkı olsun
> diye yaptığım kapsamlı bir Google Türkiye
> karşılaştırmasında, siyaset ve ekonomi
> dünyasındaki parlamento, parti kongresi ve genel
> kurul gibi üst düzey ve büyük toplantılarda
> iş arkadaşları ve misafirlere yaygın olarak
> "Değerli ......., hanımefendiler, beyefendiler"
> diye hitap edildiğini, burada "...... hanımlar,
> beyler"e hiç denecek kadar az rastlanacağını,
> "hanımefendiler, beyefendiler"e kıyasla oldukça
> samimi bir hitap şekli olduğunu kabul
> edeceğiniz "hanımler, beyler"in daha ziyade
> forumlarda, aile şirketi mitinglerinde, dernek
> toplantılarında ve gayri resmi görüşmelerde
> kullanıldığını tespit ettim.
Teşekkürler Jon! Zaten benim ifade etmeye çalıştığım husus da buydu.
eva.l schrieb:
> “kendi kendini yıpratır” araştırması
> 2.730 sonuç veriyor.
> http://www.google.de/search?hl=de&client=firefox-a
> &hs=eRf&rls=org.mozilla%3Ade%3Aofficial&q=%22kendi
> +kendini+yipratir%22&aq=f&aqi=&aql=&oq=&gs_rfai=
> “kendi kendine sor” araştırması ise 22.900
> sonuç.
> http://www.google.de/search?hl=de&client=firefox-a
> &hs=nSf&rls=org.mozilla%3Ade%3Aofficial&q=%22kendi
> +kendine+sor%22&btnG=Suche&aq=f&aqi=&aql=&oq=&gs_r
> fai=
"kendi kendini" konusuna son bir görüş daha eklemek istiyorum. Bence "kendini + fiil" yerine "kendi kendini + fiil"in kullanılması Türkçede güzel bir vurgulama tekniğidir. Eva'nın demek istediği de zaten buydu kanaatimce.
Örnek:
Kendini bu konuda uzun süredir yıpratan arkadaşıma.... : Görüldüğü üzere burada herhangi bir vurgulama yok. Gayet nötr bir ifade.
Uzun süredir kendi kendini yıpratan arkadaşıma...: Burada kesinlikle yıpratmanın "kendine" yönelik olduğunun altı çiziliyor, yani kendini yıpratmanın arkasındaki kendini mahvetme (self-destruction, Selbstzerstörung) gerçeği vurgulanıyor.
Bilmem anlatabildim mi...
Arbeitet
Bitte Anmelden oder Registrieren
Almanca Türkçe Sözlük Forumu DasForum’a hoşgeldiniz! Almanca öğrenmek isteyenlerin, Almanca öğretmenlerinin, Almanca eğitmenlerinin, çevirmenlerin ve mesleği gereği Almanca ile içli dışlı olan herkesin ihtiyacına uygun 25 bin civarında üstün kaliteli kaydın yer aldığı forumun kullanımı tamamen ücretsizdir. Forumda yer alan metinleri okumak için kaydolmanıza gerek yoktur. Yeni bir konu açmak ya da forumdaki bir yazıya cevap yazmak isteyenlerin ise DasForum’da ücretsiz bir hesap açmaları gerekmektedir.
DasForum’da saygın bir üslup ve dostane bir atmosferin hakim olduğunu özellikle belirtmekte fayda var. Forumdaki bir diğer önemli konu ise soruların soruluş şekliyle ilgili. Bu yüzden DasForum’da yeni bir konu açmadan önce forum içinde araştırma yapmanın yanı sıra, Almanca dilinde yazılmış bu metni ve bu metne cevaben yazılı Türkçe metni okumanızı salık veririz.
Herzlich willkommen im kostenlosen, originalen deutsch-türkischen Lern- und Übersetzungsforum von DasSözlük! Das Forum ist ein Teil von DasSözlük und dient als kostenlose Austauschplattform für alle User. professionelle Übersetzer, Sprachwissenschaftler, Lehrer, Autoren, Journalisten sind hier genauso willkommen wie Türkisch-Lernende oder andere Laien.
LÜTFEN DİKKAT:
Eski CafeUni-hesaplarının tamamına yakınını yeniden kullanıma açmayı başarabildik. Forumdaki eski hesabını aktifleştirmek isteyenlerin şifremi unuttum fonksiyonunu kullanması rica olunur.
Eski forum kayıtlarının DasSözlük’e aktarımı esnasında bazı yazıların yanlışlıkla farklı bir rumuz altında yayına girdiğini tespit ettik. Aktarım işleminin bu amaç için geliştirdiğimiz özel bir yazılım ile yapıldığını belirtir bu durumdan olumsuz etkilenen tüm kullanıcıların affına sığınırız. Sözkonusu sorunu elle düzeltmek bir hayli meşakatli olacağı için çok gerekmediği müddetçe bu şekilde devam edilmesi ricamızı kabul etmenizi dileriz.
CafeUnis alte Forum ist wieder online! Wer sich im Forum einloggen will, wird gebeten die „Kennwort-Vergessen-Funktion“ zu benutzen. Wir konnten fast alle Accounts retten.
AFRtour: Almanya Fuar Turu B2B Partneriniz. Transfer, rehber, şehir turu, otel vb.
Baklava7 : Baklava AVM’si. Dünyanın ilk tatlı ürünler sipariş pazarı
SuperSözlük: Büyük Türkçe deyimler, atasözleri, eş, benzer ve zıt anlamlılar sözlüğü.
WebDolmetscher: Alman mahkemeleri ve devlet dairelerinde geçerli Türkçe-Almanca mükemmel çeviri.