Sevgili arkadaşlar, bu konuyu "Was heisst "Premium-Kontakte" hier" başlığıyla başlatmama rağmen bilmediğim bir nedenle yukarıdaki "Yabancı sözcüklere Türkçe karşılık" başlığına dönüştüğünden ben de başlığı bu doğrultuda değiştirdim. Özer diler anlayışınızı rica ederim.
Also dieser Beitrag
war:Was heisst "Premium-Kontakte" hier
ist: Yabancı sözcüklere Türkçe karşılık
Wenn Synergien möglich sind und Interesse vorhanden ist, verknüpfen wir unsere Premium-Kontakte miteinander, z.B. bei exklusiven Events mit handverlesenen Gästen.
Çeviri önerim şöyle :
İşletmelerin sinerjisi* mümkün ise ve buna da talep var ise, seçkin müşterilerin söz konusu olduğu özel durumlarda, birlikte imtiyazlı temaslarda bulunuyoruz/bulunuruz.
Farklı önerisi olanlar bana özel ileti gönderebilir, aksi takdirde bu başlık benim açımdan kapanmıştır.
Vielen Dank für alle Beiträge im Voraus!
Sevgili Türkçe severler,
Sevgili Türkçe gönüllüleri,
Sevgili çevirmen/tercüman meslektaşlarım,
Yabancı sözcüklere Türkçe karşılık bulma/bulamama konusunda müsaadenizle aşağıdaki görüşlerimi sizlerle paylaşmak istiyorum. Hitabım daha çok meslektaşlarıma olacaktır.
Sorun:
Buradaki "sinerji" sözcüğünde/örneğinde olduğu gibi yabancı -özellikle de ingilizce- sözcüklere Türkçe karşılık bulamama konusu, herhalde meslek hayatımızın bizi en fazla zorlayan yanlarından birisi. Bu sıkıntıyı çalışma, deneyim alanlarımıza göre farklı seviyelerde olsa da hepimiz, çevirilerimizden yararlananlarla birlikte yaşıyoruz.
Sorunun ayrıntıları, çözme çabaları:
Bir tarafta kaynak dili (Ausgangssprache) güzel Türkçemizde tam/doğru ifade etme zorunluluğu, diğer tarafta özellikle gündeme yeni giren bilimsel/teknik sözcüklerin halihazırda, -daha da kötüsü hiç- Türkçe karşılıklarının olmaması, önerilenlerin benimsenmemesi, kabul görmemesi, bir diğer tarafta da bu tür sözcüklere Türkçe karşılık bulma konusundaki çalışmalara bilim adamlarımız, dilbilimcilerimiz, çeviri ve ilgili bilim/teknik saha uzmanları, çevirmen ve tercümanlar, ilgili editör, yazar, raportör, konuşmacı, sunucu, eğitmen, okutman, öğretmen, öğrenci v.b. başta olmak üzere bu tür sözcüklerin benimsenmesinde, yaygınlaşmasında öncü konumdakiler ve ilgili bütün halk kitleleri tarafından yeterince sahip çıkılmaması, konunun önemsenmemesi biz çevirmenleri ve çevirilerimizden yararlanma durumunda olanları cidden çok zorluyor; özellikle biz çevirmenleri bu konuda yanlız ve çaresiz bırakıyor. Yabancı kelimeleri Türkçe okunuş şekliyle hemencecik "Türkçe'leştirivermek" de en kolay ve en yaygın, ancak bizi doğrudan doğruya bizden uzaklaştıran, birbirimize yabancılaştıran, aynı ülke insanları arasındaki doğru ve etkin iletişimi baltayan bir uygulama olarak beni ve benim gibi düşünenleri cidden kaygılandırıyor. Bu dil hepimizin. Bedenimizde kan nasıl hayatımızın devamına bir vesile ise, kullandığımız dil de toplum hayatımızda birbirimizi doğru ve etkin anlamanın, birbirimizle anlaşmanın vazgeçilmez bir köprüsü niteliğinde.
Bu konuda biz çevirmenler hepimiz kendimize has çıkış yolları, sorumluluktan kurtulmaya yönelik çareler arasak da, bunlar çok sınırlı, dar kapsamlı ve cılız oluyor, istenen köklü ve yaygın çözüm/ler olmaktan uzak kalıyor.
Sonuç ve dilekler:
Soruna kesin çözüm önerileri sunmak kendi açımdan haddi aşmak olur. Ancak güzel Türkiyemiz ve güzel Türkçemiz ve umutla dolu geleceğimiz adına tüm yetkililerden, Türkçe severlerden ve Türkçe gönüllülerinden konunun hakettiği seviyede sürekli gündemde tutulmasını ve bu konuda ilgili tüm sahalarda somut adımlar atılmasını, atılan/atılacak adımların da uzun vadede desteklenmesini yürekten rica ediyor ve bekliyorum.
Saygılarımla
Merhaba Salih arkadaş,
öncelikle aramıza hoş geldin. Yardım almak istediğin çevirilerde öncelikle yapmış olduğun kendi çevirini eklemende fayda var.
Buradaki prensip, yardım isteyen arkadaşın öncelikle kendisinin uğraşması ve diğer arkadaşların da bu çeviri üzerinden fikir yürütmesidir.
Talep ettiğin cümlelerin altına kendi çevirini eklersen kesinlikle reaksiyon alacaksın.
Ferhat
Merhaba Fery4242,
Bahsettiğiniz prensibi bilmiyordum, özür dilerim. Ancak cümleyle hiç uğraşmadan, doğrudan sizlere danışmış da değilim.
Çeviri önerim şöyle :
İşletmelerin sinerjisi* mümkün ise ve buna da talep var ise, seçkin müşterilerin söz konusu olduğu özel durumlarda, birlikte imtiyazlı temaslarda bulunuruz.
* sinerji: birleşme/işbirliği
Katkılarınıza şimdiden teşekkürler!
Selamlar
Sinerji yaratma imkanı ve talep varsa, seçkin müşterilerin bulunduğu özel etkinliklerde imtiyazlı temaslarımızı birleştiririz.
Bence sinerji kelimesini kullanmaktan artık kaçınılmamalıdır. Bu kelime özellikle son yıllarda ticari alanda öyle bir yerleşmiştir ki, anlamını bilmeyen birçok insanımız bile kullanmaktadır.
Ferhat
Fery4242 schrieb:
> Bence sinerji kelimesini kullanmaktan artık
> kaçınılmamalıdır. Bu kelime özellikle son
> yıllarda ticari alanda öyle bir yerleşmiştir
> ki, anlamını bilmeyen birçok insanımız bile
> kullanmaktadır.
Ferhat'a katılıyorum. Bence de burada sinerji sözcüğü kullanılmalı!
"Dilbilimciler, "sinerji" sözcüğüne karşılık "görevdaşlık" diye bir sözcük türetmişler, bana biraz tuhaf geldi!
Ayrıca, iki insan da birlikte sinerji yaratabilir, bazen, 2+2 =5 olamaz mı ki?
Selamlar,
Nora
Salih schrieb:
> Yabancı sözcüklere Türkçe karşılık
> bulma/bulamama konusunda müsaadenizle
> aşağıdaki görüşlerimi sizlerle paylaşmak
> istiyorum. Hitabım daha çok meslektaşlarıma
> olacaktır.
> Sorun:
> Buradaki "sinerji" sözcüğünde/örneğinde
> olduğu gibi yabancı -özellikle de ingilizce-
> sözcüklere Türkçe karşılık bulamama konusu,
> herhalde meslek hayatımızın bizi en fazla
> zorlayan yanlarından birisi. Bu sıkıntıyı
> çalışma, deneyim alanlarımıza göre farklı
> seviyelerde olsa da hepimiz, çevirilerimizden
> yararlananlarla birlikte yaşıyoruz.
> Sorunun ayrıntıları, çözme çabaları:
>
> Bir tarafta kaynak dili (Ausgangssprache) güzel
> Türkçemizde tam/doğru ifade etme zorunluluğu,
> diğer tarafta özellikle gündeme yeni giren
> bilimsel/teknik sözcüklerin halihazırda, -daha
> da kötüsü hiç- Türkçe karşılıklarının
> olmaması, önerilenlerin benimsenmemesi, kabul
> görmemesi, bir diğer tarafta da bu tür
> sözcüklere Türkçe karşılık bulma
> konusundaki çalışmalara bilim adamlarımız,
> dilbilimcilerimiz, çeviri ve ilgili bilim/teknik
> saha uzmanları, çevirmen ve tercümanlar, ilgili
> editör, yazar, raportör, konuşmacı, sunucu,
> eğitmen, okutman, öğretmen, öğrenci v.b.
> başta olmak üzere bu tür sözcüklerin
> benimsenmesinde, yaygınlaşmasında öncü
> konumdakiler ve ilgili bütün halk kitleleri
> tarafından yeterince sahip çıkılmaması,
> konunun önemsenmemesi biz çevirmenleri ve
> çevirilerimizden yararlanma durumunda olanları
> cidden çok zorluyor; özellikle biz çevirmenleri
> bu konuda yanlız ve çaresiz bırakıyor.
> Yabancı kelimeleri Türkçe okunuş şekliyle
> hemencecik "Türkçe'leştirivermek" de en kolay
> ve en yaygın, ancak bizi doğrudan doğruya
> bizden uzaklaştıran, birbirimize
> yabancılaştıran, aynı ülke insanları
> arasındaki doğru ve etkin iletişimi baltayan
> bir uygulama olarak beni ve benim gibi
> düşünenleri cidden kaygılandırıyor. Bu dil
> hepimizin. Bedenimizde kan nasıl hayatımızın
> devamına bir vesile ise, kullandığımız dil de
> toplum hayatımızda birbirimizi doğru ve etkin
> anlamanın, birbirimizle anlaşmanın vazgeçilmez
> bir köprüsü niteliğinde.
>
Sevgili Salih,
Yabancı sözcüklere Türkçe karşılık bulma ve bulamama konusunda söylediklerinde haklısın. Ancak senin deyiminle "güzel Türkçe'miz"in anlaşılırlığına da biraz dikkat etsek iyi olmaz mı? Forumdaki yazında o kadar uzun cümleler yazmışsın ki, bunların nerede başlayıp nerede bittiğini anlayabilmekte zorluk çektim. Eğer daha kısa cümleler kullanırsan anlaşılması daha kolay olacağından Türkçe'nin Almanca'ya bulunmayan güzellikleri ön plana çıkacaktır. Umarım bu minik eleştirime kızmazsın.
Saygılarımla
Sayın Master,
eleştirinizi saygıyla karşılıyor ve bundan sonra dikkate alma sözü vererek kabul ediyorum.
(Ich denke von einem Meister eine "gute" Kritik, für die ich mich herzlich bedanke, bekommen zu haben. Andererseits kann ich die unerträgliche Länge meiner Sätze wie folgt begründen, wenn man dürtfe: )
Yazımın özellikle Sorunun ayrıntıları, çözme çabaları: bölümündeki cümlelerinin uzun olmasının nedenlerini kendimce şöyle sıralayabilirim*:
-Konunun çok yönlü olmasına karşın düşüncelerimi bölmeden, bir bütün halinde ifade etme niyetim/gayretim,
-Bu konuda yıllarca yaşadığım sayısız olumsuz örnekler ve bunların bendeki köklü etkileri,
-Bunların neden olduğu ve yazım esnasında kontrol edemediğim heyecanım.
Takdir sizlerin ve diğer okuyucuların.
Selam ve saygılarılarımla
*Bu cümleyi de uzun olmaması için maddelere böldüm, nasıl olmuş?
Sevgili Halunke,
İltifatınıza teşekkür ederim.
Ancak sizce güzel olan:
- "Yabancı sözcüklere Türkçe karşılık bulma/bulamama" konulu yazım mı (uzun cümlelerine rağmen),
- Bu yazıdaki "cümlelerin uzunluğu" eleştirisine karşı savunmam mı*,
yoksa her ikisi de mi?
Ich wäre Ihnen dankbar, wenn sie Ihre Anerkennung mir schnellstmöglich jedoch ausführlich erläutern könnten.
Vielen Dank im Voraus und viele Grüsse von
Salih
* Yine de yapılan eleştirinin haksız olmadığını kabul ediyorum.
Uzun cümlelerin neresi kötü? Upuzun cümleleri seven, kursun, sevmeyen, kurmasın. “Jedem Tierchen sein Pläsierchen.”, deriz. Ben uzun cümlelerden hoşlanırım, hem Almancada hem Türkçede. Ayrıca Salih'in uzun cümlesini anlamakta hiç zorluk çekmiyorum. Öyleyse niye yapmasın?
Benim gibi uzun cümle severlerine, Avusturyalı yazar Thomas Bernhard'ın eserlerini okumalarını tavsiye ederim.
Almanya'daki arkadaşlarımıza iyi yumurta bayramları dilerim.
Arbeitet
Bitte Anmelden oder Registrieren
Almanca Türkçe Sözlük Forumu DasForum’a hoşgeldiniz! Almanca öğrenmek isteyenlerin, Almanca öğretmenlerinin, Almanca eğitmenlerinin, çevirmenlerin ve mesleği gereği Almanca ile içli dışlı olan herkesin ihtiyacına uygun 25 bin civarında üstün kaliteli kaydın yer aldığı forumun kullanımı tamamen ücretsizdir. Forumda yer alan metinleri okumak için kaydolmanıza gerek yoktur. Yeni bir konu açmak ya da forumdaki bir yazıya cevap yazmak isteyenlerin ise DasForum’da ücretsiz bir hesap açmaları gerekmektedir.
DasForum’da saygın bir üslup ve dostane bir atmosferin hakim olduğunu özellikle belirtmekte fayda var. Forumdaki bir diğer önemli konu ise soruların soruluş şekliyle ilgili. Bu yüzden DasForum’da yeni bir konu açmadan önce forum içinde araştırma yapmanın yanı sıra, Almanca dilinde yazılmış bu metni ve bu metne cevaben yazılı Türkçe metni okumanızı salık veririz.
Herzlich willkommen im kostenlosen, originalen deutsch-türkischen Lern- und Übersetzungsforum von DasSözlük! Das Forum ist ein Teil von DasSözlük und dient als kostenlose Austauschplattform für alle User. professionelle Übersetzer, Sprachwissenschaftler, Lehrer, Autoren, Journalisten sind hier genauso willkommen wie Türkisch-Lernende oder andere Laien.
LÜTFEN DİKKAT:
Eski CafeUni-hesaplarının tamamına yakınını yeniden kullanıma açmayı başarabildik. Forumdaki eski hesabını aktifleştirmek isteyenlerin şifremi unuttum fonksiyonunu kullanması rica olunur.
Eski forum kayıtlarının DasSözlük’e aktarımı esnasında bazı yazıların yanlışlıkla farklı bir rumuz altında yayına girdiğini tespit ettik. Aktarım işleminin bu amaç için geliştirdiğimiz özel bir yazılım ile yapıldığını belirtir bu durumdan olumsuz etkilenen tüm kullanıcıların affına sığınırız. Sözkonusu sorunu elle düzeltmek bir hayli meşakatli olacağı için çok gerekmediği müddetçe bu şekilde devam edilmesi ricamızı kabul etmenizi dileriz.
CafeUnis alte Forum ist wieder online! Wer sich im Forum einloggen will, wird gebeten die „Kennwort-Vergessen-Funktion“ zu benutzen. Wir konnten fast alle Accounts retten.
AFRtour: Almanya Fuar Turu B2B Partneriniz. Transfer, rehber, şehir turu, otel vb.
Baklava7 : Baklava AVM’si. Dünyanın ilk tatlı ürünler sipariş pazarı
SuperSözlük: Büyük Türkçe deyimler, atasözleri, eş, benzer ve zıt anlamlılar sözlüğü.
WebDolmetscher: Alman mahkemeleri ve devlet dairelerinde geçerli Türkçe-Almanca mükemmel çeviri.