Almanca Türkçe Sözlük Forum

Der Schimmelreiter  


0

Merhaba arkadaşlar,

Brigitte ile birlikte yine küçük bir çeviri alıştırması yaptım. Bir göz atar mısınız?

Als [der Junge] so eines Abends zu seinem Vater in die Stube trat, [...] fuhr dieser auf: »Was treibst du draußen? Du hättest ja versaufen können, die Wasser beißen heute in den Deich.«
Hauke sah ihn trotzig an.
»Hörst du mich nicht? Ich sag, du hättst versaufen können.«
»Ja«, sagte Hauke; »ich bin doch nicht versoffen!«
»Nein«, erwiderte nach einer Weile der Alte und sah ihm wie abwesend ins Gesicht - »diesmal noch nicht.«
»Aber«, sagte Hauke wieder, »unsere Deiche sind nichts wert!«
»Was für was, Junge?«
»Die Deiche, sag ich!«
»Was sind die Deiche?«
»Sie taugen nichts, Vater!« erwiderte Hauke.
Der Alte lachte ihm ins Gesicht. »Was denn, Junge? Du bist wohl das Wunderkind aus Lübeck!«

(Aus: Theodor Storm, Der Schimmelreiter)

Oğlan akşamın birinde böyle babasının odasına girdiğinde onun tepesi attı / öfkelendi;
“Dışarıda neler yaptın? Boğulabilirdin de! Bugün sular bendi ısırmakta / bende saldırıyor.”
Hauke kendisine inatla baktı.
“Beni duymuyor musun ha? Boğulabilirdin dedim.”
“Evet”, dedi Hauke, “Boğulmadım ya!
Yaşlı adam bir süre sonra “Hayır”, diye karşılık vererek oğlanın yüzüne dalgınca baktı;
“Bu sefer / kez değil.”
“Ama”, dedi Hauke yeniden, “bentlerimiz bir işe yaramaz!”
“Neyin nesi, oğlum?”
“Bentler, diyorum!”
“Bentler ne oluyor?”
“Hiç bir işe yaramazlar, baba!” diye cevap verdi Hauke.
Yaşlı adam yüzüne güldü. “Aman oğlum nasıl yani / Ne var oğlum? Lübeckli üstün zekâlı / harika oğlan sen misin acaba!”

Şimdiden teşekkür ederiz.
Almanya’dakilere iyi tatil günleri dileriz.

Selamlar,
Eva

 
0

eva bu tam bana göre bir text :) müsaade olursa biraz serbest çevireceğim.

Akşam vakti oğlunun odasına dalmasıyla babasının siniri tepesine çıkmıştı
-Nerelerdesin sen? Ya boğulsaydın, su bendi dövüp duruyor.
Yüzünde inatçı bir ifadeyle Hauke babasına baktı.
-Oğlum beni duymuyor musun? Ya boğulsaydın diyorum
-Duyuyorum ama gördüğün gibi boğulmuş değilim
Bir süre duraklayan yaşlı adam "Doğru" deyip boş bakan gözlerle oğluna dönüp devam etti "bu sefer değil"
"Ama sana bir şey diyeyeyim", diye cevap verdi Hauke, "bentlerimiz beş para etmez"
"Ne diyorsun oğlum?"
"bentlerimiz diyorum"
"ne olmuş bentlere?"
"bir işe yaramaz, beş para etmez" diye cevap verdi Hauke
Yaşlı adam alaycı şekilde gülerek "tabi güzel oğlum benim, Lübeck'in en akıllısı sensin ya"

Wer ständig glücklich sein will, muss sich oft verändern | Konfuzius.

 
0

Merhaba serhatso,

Teşekkür ederim. Serbest çevirini çok beğendim!

Selamlar,
Eva

 
0

Bu arada biz de metni beğendik ve biraz daha devam ettik:

(Der Junge) lief nach Hause; aber an einem der nächsten Abende war er wiederum da draußen. Auf jenen Stellen war jetzt das Eis gespalten; wie Rauchwolken stieg es aus den Rissen, und über das ganze Watt spann sich ein Netz von Dampf und Nebel, das sich seltsam mit der Dämmerung des Abends mischte. Hauke sah mit starren Augen darauf hin; denn in dem Nebel schritten dunkle Gestalten auf und ab, sie schienen ihm so groß wie Menschen. Würdevoll, aber mit seltsamen, erschreckenden Gebärden; mit langen Nasen und Hälsen sah er sie fern an den rauchenden Spalten auf und ab spazieren; plötzlich begannen sie wie Narren unheimlich auf und ab zu springen, die großen über die kleinen und die kleinen gegen die großen; dann breiteten sie sich aus und verloren alle Form.
›Was wollen die? Sind es die Geister der Ertrunkenen?‹ dachte Hauke. »Hoiho!« schrie er laut in die Nacht hinaus; aber die draußen kehrten sich nicht an seinen Schrei, sondern trieben ihr wunderliches Wesen fort.
Da kamen ihm die furchtbaren norwegischen Seegespenster in den Sinn, von denen ein alter Kapitän ihm einst erzählt hatte [...]. »Seid ihr auch hier bei uns?« sprach er mit harter Stimme; »ihr sollt mich nicht vertreiben!«

Çocuk evine koştuysa da, sonraki akşamların birinde yine oradaydı. Buzlar o yerlerde çatlamıştı; buğu, duman bulutlar gibi çatlaklardan çıkıyordu ve acayip bir şekilde akşamın alacakaranlığıyla karışan, buharla sisten oluşan bir ağ, bütün inik denizin üzerinde uzanıyordu. Hauke dik gözlerle oraya baktı; çünkü karanlık hayaletler o sisler içinde mekik dokuyordu. İnsan büyüklüğünde olduklarını geliyordu ona. Muhteşem olmakla beraber tuhaf, korkunç tavırla hareket ediyorlardı. Çocuk, uzun burun ve boyunlu bu yaratıkların, dumanların çıktığı o çatlaklarda bir aşağı bir yukarı gezindiklerini izliyordu. Aniden de deliler gibi ürkütücü bir şekilde havaya sıçramaya zıplamaya başladılar ve uzun boylular kısa boyluların üzerine atladı, minikler de büyüklerin karşısına çıktılar. Sonrasında yerlere serilerek kalıplarını kaybeder oldular.
“Bunlar ne istiyor? Boğularak ölenlerin ruhları mı?” diye düşündü Hauke. Gecenin karanlığına “Hoiho!” diye bar bar bağırdı. Ama oradakiler onun çığlığına aldırış etmeyerek ve rahatsız olmadan garip tavırlarına devam ediyorlardı.
O esnada oğlanın aklına, müthiş Norveçli deniz hayaletleri geldi. Yaşlı bir kaptan bir zamanlar onlardan söz etmişti.
“Sizler burada da mısınız?” dedi sert sesle; “Beni buradan asla kovamayacaksınız!”

 
  
Arbeitet

Bitte Anmelden oder Registrieren




Almanca Türkçe Sözlük Forumu DasForum’a hoşgeldiniz! Almanca öğrenmek isteyenlerin, Almanca öğretmenlerinin, Almanca eğitmenlerinin, çevirmenlerin ve mesleği gereği Almanca ile içli dışlı olan herkesin ihtiyacına uygun 25 bin civarında üstün kaliteli kaydın yer aldığı forumun kullanımı tamamen ücretsizdir. Forumda yer alan metinleri okumak için kaydolmanıza gerek yoktur. Yeni bir konu açmak ya da forumdaki bir yazıya cevap yazmak isteyenlerin ise DasForum’da ücretsiz bir hesap açmaları gerekmektedir.

DasForum’da saygın bir üslup ve dostane bir atmosferin hakim olduğunu özellikle belirtmekte fayda var.  Forumdaki bir diğer önemli konu ise soruların soruluş şekliyle ilgili. Bu yüzden DasForum’da yeni bir konu açmadan önce forum içinde araştırma yapmanın yanı sıra, Almanca dilinde yazılmış bu metni ve bu metne cevaben yazılı Türkçe metni okumanızı salık veririz.


Herzlich willkommen im kostenlosen, originalen deutsch-türkischen Lern- und Übersetzungsforum von DasSözlük! Das Forum ist ein Teil von DasSözlük und dient als kostenlose Austauschplattform für alle User. professionelle Übersetzer, Sprachwissenschaftler, Lehrer, Autoren, Journalisten sind hier genauso willkommen wie Türkisch-Lernende oder andere Laien.




LÜTFEN DİKKAT:

Eski CafeUni-hesaplarının tamamına yakınını yeniden kullanıma açmayı başarabildik. Forumdaki eski hesabını aktifleştirmek isteyenlerin şifremi unuttum fonksiyonunu kullanması rica olunur.
Eski forum kayıtlarının DasSözlük’e aktarımı esnasında bazı yazıların yanlışlıkla farklı bir rumuz altında yayına girdiğini tespit ettik. Aktarım işleminin bu amaç için geliştirdiğimiz özel bir yazılım ile yapıldığını belirtir bu durumdan olumsuz etkilenen tüm kullanıcıların affına sığınırız. Sözkonusu sorunu elle düzeltmek bir hayli meşakatli olacağı için çok gerekmediği müddetçe bu şekilde devam edilmesi ricamızı kabul etmenizi dileriz.

CafeUnis alte Forum ist wieder online! Wer sich im Forum einloggen will, wird gebeten die „Kennwort-Vergessen-Funktion“ zu benutzen. Wir konnten fast alle Accounts retten.


 

Dieses Forum wird angeboten von: Übersetzungsbüro Türkisch-Deutsch