Kantürk schrieb:
> Das Herz will weder einen Kaffee noch das Café,
> das Herz will die Unterhaltung,
> doch nur der Vorwand ist der Kaffee.
(tu) Eline sağlık çok güzel olmuş. Sabah aceleyle işe giderken elindeki Baguette den bir ısırık alıp ardından bir yudum kahve içen bir toplum bile anlar bu güzel sözü
> Das Herz will weder einen Kaffee
noch das Café,
> das Herz will die Unterhaltung,
> doch nur der Vorwand ist der Kaffee.
yukarıdaki biraz daha kafiyeli
e
e
g
e
"Dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, muvaffakiyet için, en hakiki mürşit ilimdir, fendir; ilim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir. Yalnız, ilim ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının tekâmülünü idrak etmek ve terakkiyatını zamanında takip eylemek şarttır. " Mustafa Kemal ATATÜRK
Okyanusda Bir Damla schrieb:
>
> ''Plauderei'' kelimesi ''Konversation'' ya da
> ''Unterhaltung'' gibi kelimeler yanında biraz
> hafif kalıyor demek istemiştim.
“Plauderei” kelimesi hiç hafif kalmıyor bence. Rahat bir ortamda içinden geldiği gibi hoş insanlarla konuşmak demek, “Konversation” ise toplumsal kurallara uyarak, nezaketli davranarak, sadece yakışık olan konulara değinerek konuşmaktır.
Ama daha süslü, Heinrich Heine, Goethe, Schiller’in yaşadıkları 18. yüzyılın dilini andıran bir çeviri isterseniz, başka bir şey de deneyebiliriz.
Yine serbestçe:
Das Kaffeehaus lockt, hab’ mir die Ausred’ nicht verwehrt
Weil das Gemüt Wärme, Freundschaft und Gespräch begehrt
Ya da:
Vom Kaffeehaus lockt der Duft, ich nehm’s zum Vorwand
Nebst Kaffee stets Gespräch und Freundschaft ich dort fand
Respekt!
"Dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, muvaffakiyet için, en hakiki mürşit ilimdir, fendir; ilim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir. Yalnız, ilim ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının tekâmülünü idrak etmek ve terakkiyatını zamanında takip eylemek şarttır. " Mustafa Kemal ATATÜRK
Plauderei passt meiner Meinung nach zu sohbet sehr gut
Plauderei ist herzlicher, wärmer
Unterhaltung ist eher etwas kühler
"Dünyada her şey için, maddiyat için, maneviyat için, muvaffakiyet için, en hakiki mürşit ilimdir, fendir; ilim ve fennin haricinde mürşit aramak gaflettir, cehalettir, dalalettir. Yalnız, ilim ve fennin yaşadığımız her dakikadaki safhalarının tekâmülünü idrak etmek ve terakkiyatını zamanında takip eylemek şarttır. " Mustafa Kemal ATATÜRK
plaudern bedeutet (nach duden.de):
1. sich gemütlich und zwanglos unterhalten
in unterhaltendem, ungezwungen-leichtem Ton erzählen
2. Geheimnisse o. Ä. ausplaudern
muhabbet bedeutet (nach TDK.org.tr):
1. isim Sevgi
"Bilhassa tevazusu ile herkesin hürmet ve muhabbetini kazanmıştı." - N. F. Kısakürek
2. Dostça konuşma, yârenlik
"Karın doyuracak değiliz, maksat biraz muhabbet olsun." - N. Cumalı
sohbet etmek (auch nach TDK.org.tr):
dostça, arkadaşça konuşarak hoş bir vakit geçirmek, söyleşide bulunmak, yârenlik etmek, hasbihâl etmek
Sohbet ve muhabbet kelimelerinin taşıdığı manada dostluk, sevgi ve arkadaşlık daha ön planda.
"Plaudern" kelimesinde daha genel bir mana var; yani dostça da olabilir, genel bir "small talk" da olabilir, iki veya daha fazla kişi arasındaki her türlü "konverzasyon" olabilir belki.
Ama ne yapalım yani, Almanca'da veya hiç bir dilde bir başka dildeki kelimenin %100 karşılığını bulmak ne kadar mümkün oluyor ki?
Okyanus arkadaşımız bu mana eksikliğini mi kastediyordu acaba "asalet" eksik kalmış derken?
Es fällt auch auf, dass alle deutschen Übersetzungsvorschläge zu diesem Sprichwort irgendwie sehr mittelalterlich oder minnegesangmäßig anmuten. Am ehesten noch klingt der Vorschlag von Eva nach zeitgemäßem Deutsch. Oder kommt es nur mir so vor.
Oder sind die Begriffe "muhabbet" und "sohbet" bereits so anachronistisch in unserer heutigen Welt, dass sogar die Begriffe nicht mehr existieren?
lingusto schrieb:
> Es fällt auch auf, dass alle deutschen
> Übersetzungsvorschläge zu diesem Sprichwort
> irgendwie sehr mittelalterlich oder
> minnegesangmäßig anmuten. Am ehesten noch klingt
> der Vorschlag von Eva nach zeitgemäßem Deutsch.
> Oder kommt es nur mir so vor.
>
> Oder sind die Begriffe "muhabbet" und "sohbet"
> bereits so anachronistisch in unserer heutigen
> Welt, dass sogar die Begriffe nicht mehr
> existieren?
Demek istediğim de bu zaten
Cümlenin anlam yönü ok. Ama Osmanlı'nın o güzel saray ağzını, o güzel süslü edebi yazım tarzı karşısında basit kalıyor...
Ama tabiki günümüzde aynı şekilde şeyler beklemek zor. Eski Alman Edebiyatı'nı detaylı incelemedim ama motif ve yazım yönünden Osmanlı Edebiyatı'nın gerisinde gibi görünüyor. Tabiki bunda Osmanlıca'nın Arapça ve Farsça gibi dilleri de kapsamasının roü büyük
eva.l schrieb:
> Okyanusda Bir Damla schrieb:
>
>
> >
> > ''Plauderei'' kelimesi ''Konversation'' ya da
> > ''Unterhaltung'' gibi kelimeler yanında biraz
> > hafif kalıyor demek istemiştim.
>
>
> “Plauderei” kelimesi hiç hafif kalmıyor
> bence. Rahat bir ortamda içinden geldiği gibi
> hoş insanlarla konuşmak demek,
> “Konversation” ise toplumsal kurallara uyarak,
> nezaketli davranarak, sadece yakışık olan
> konulara değinerek konuşmaktır.
>
> Ama daha süslü, Heinrich Heine, Goethe,
> Schiller’in yaşadıkları 18. yüzyılın(tu)
> dilini andıran bir çeviri isterseniz, başka bir
> şey de deneyebiliriz.
>
> Yine serbestçe:
>
> Das Kaffeehaus lockt, hab’ mir
> die Ausred’ nicht verwehrt
> Weil das Gemüt Wärme, Freundschaft und Gespräch
> begehrt
>
> Ya da:
>
> Vom Kaffeehaus lockt der Duft, ich
> nehm’s zum Vorwand
> Nebst Kaffee stets Gespräch und Freundschaft ich
> dort fand
(tu) (tu) (tu)
Muhabbetle selamlıyorum, herbirinizi!
"Bir fincan kahvenin kırk yıl hatırı vardır..." Bir iki satır yazayım istedim.
Ne güzel söylemiş atalarımız: "Gönül ne kahve ister ne kahvehane/ Gönül sohbet ister kahve bahane..."
Gönül ne istediğini bilir zaten hep; önemli olan onu duyabilmek...
Dostluğa ve muhabbete, Aşk'a - Meşk'e, gönülden gönüle temasa dair ince mesajlar içeren bu güzel sözü Almancaya aktarmaya çalışmışsınız. Elinize sağlık! Benim de daha farklı bir önerim yok maalesef. Farklı çeviri örnekleriyle aynı anlam verilmiş, ama
Okyanus'un dediği gibi:
"Cümlenin anlam yönü ok. Ama Osmanli'nin o güzel saray agzini, o güzel süslü edebi yazim tarzi
karsisinda basit kaliyor..."
Katılıyorum ben de buna ve var olan edebi eserlerimizi/atasözlerini yeniden keşfetmek, korumak, yaşatmak ve nesillere aktarmanın gerekliliğine inanıyorum. Bu kültürel miras zengiliğidir.
Eva,önerisinde sosyo-kültürel yaşamı ve toplumun düşünce biçimini göz önünde tutarak Kaffee-Kuchen'li bir çeviri önermiş sanırım. Güzel!
ve bu yorum da çok güzel!
"Eline sağlık çok güzel olmuş. Sabah aceleyle işe giderken elindeki Baguette den bir ısırık alıp ardından bir yudum kahve içen bir toplum bile anlar bu güzel sözü"
Aşk-ı muhabbetle...
Arbeitet
Bitte Anmelden oder Registrieren
Almanca Türkçe Sözlük Forumu DasForum’a hoşgeldiniz! Almanca öğrenmek isteyenlerin, Almanca öğretmenlerinin, Almanca eğitmenlerinin, çevirmenlerin ve mesleği gereği Almanca ile içli dışlı olan herkesin ihtiyacına uygun 25 bin civarında üstün kaliteli kaydın yer aldığı forumun kullanımı tamamen ücretsizdir. Forumda yer alan metinleri okumak için kaydolmanıza gerek yoktur. Yeni bir konu açmak ya da forumdaki bir yazıya cevap yazmak isteyenlerin ise DasForum’da ücretsiz bir hesap açmaları gerekmektedir.
DasForum’da saygın bir üslup ve dostane bir atmosferin hakim olduğunu özellikle belirtmekte fayda var. Forumdaki bir diğer önemli konu ise soruların soruluş şekliyle ilgili. Bu yüzden DasForum’da yeni bir konu açmadan önce forum içinde araştırma yapmanın yanı sıra, Almanca dilinde yazılmış bu metni ve bu metne cevaben yazılı Türkçe metni okumanızı salık veririz.
Herzlich willkommen im kostenlosen, originalen deutsch-türkischen Lern- und Übersetzungsforum von DasSözlük! Das Forum ist ein Teil von DasSözlük und dient als kostenlose Austauschplattform für alle User. professionelle Übersetzer, Sprachwissenschaftler, Lehrer, Autoren, Journalisten sind hier genauso willkommen wie Türkisch-Lernende oder andere Laien.
LÜTFEN DİKKAT:
Eski CafeUni-hesaplarının tamamına yakınını yeniden kullanıma açmayı başarabildik. Forumdaki eski hesabını aktifleştirmek isteyenlerin şifremi unuttum fonksiyonunu kullanması rica olunur.
Eski forum kayıtlarının DasSözlük’e aktarımı esnasında bazı yazıların yanlışlıkla farklı bir rumuz altında yayına girdiğini tespit ettik. Aktarım işleminin bu amaç için geliştirdiğimiz özel bir yazılım ile yapıldığını belirtir bu durumdan olumsuz etkilenen tüm kullanıcıların affına sığınırız. Sözkonusu sorunu elle düzeltmek bir hayli meşakatli olacağı için çok gerekmediği müddetçe bu şekilde devam edilmesi ricamızı kabul etmenizi dileriz.
CafeUnis alte Forum ist wieder online! Wer sich im Forum einloggen will, wird gebeten die „Kennwort-Vergessen-Funktion“ zu benutzen. Wir konnten fast alle Accounts retten.
AFRtour: Almanya Fuar Turu B2B Partneriniz. Transfer, rehber, şehir turu, otel vb.
Baklava7 : Baklava AVM’si. Dünyanın ilk tatlı ürünler sipariş pazarı
SuperSözlük: Büyük Türkçe deyimler, atasözleri, eş, benzer ve zıt anlamlılar sözlüğü.
WebDolmetscher: Alman mahkemeleri ve devlet dairelerinde geçerli Türkçe-Almanca mükemmel çeviri.